Ankara Kent Konseyi (AKK) Medya Çalışma Grubu ile TİMBİR yapay zeka konusunu masaya yatırdı

Ankara Kent Konseyi (AKK) Medya Çalışma Grubu ile TİMBİR yapay zeka konusunu masaya yatırdı
Ankara Kent Konseyi (AKK) Medya Çalışma Grubu ile Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) iş birliğiyle düzenlenen “Yapay Zekâ ve Gazetecilik” paneli düzenlendi. Panelde, yapay zekânın medya üzerindeki etkileri ele alındı.

Ankara Kent Konseyi (AKK) Medya Çalışma Grubu ile Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) iş birliğiyle düzenlenen “Yapay Zekâ ve Gazetecilik” paneli düzenlendi. Panelde, yapay zekânın medya üzerindeki etkileri ele alındı. AKK Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Gazeteci Orhan Kemal Erkılıç’ın moderatörlüğünü üstlendiği panele, Ekol TV Ankara Haber Koordinatörü Eray Görgülü, SBA TekMedya Kurucu Takım Lideri Burcu Akkaya ve Sonsöz Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü M. Umut Karakülah konuşmacı olarak katıldı. Görgülü, yapay zekânın gazetecilere destek sunduğunu ancak editörlerin yerini alamayacağını vurgularken, Akkaya, gazetecilerin kodlama ve veri okuryazarlığıyla donatılması gerektiğini belirtti. Karakülah ise yapay zekânın habere “ruh” katamayacağını söyleyerek mesleğin insani yönüne dikkat çekti. Katılımcılar, medyanın dönüşüm sürecinde etik, teknik ve eğitimsel adımların önemine dikkat çekti.

22.jpg

“GAZETECİNİN YERİNİ TUTABİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM”

Gazetecilik mesleğindeki 25 yıllık tecrübesiyle yapay zekânın medyaya etkilerini değerlendiren Ekol TV Ankara Haber Koordinatörü Eray Görgülü, teknolojinin son çeyrek yüzyılda büyük bir değişim yaşadığını vurguladı. Yapay zekânın gazetecilikte önemli bir destek aracı haline geldiğini ancak henüz tam anlamıyla güvenilecek bir seviyede olmadığını söyleyen Görgülü, “Bugün bambaşka bir dönemin içerisindeyiz. Yapay zekâ metin yazımı, araştırma ve grafik oluşturma gibi birçok alanda işleri kolaylaştırıyor. Ancak her çıkan içeriği kontrol etme ihtiyacı duyuyorum. Çünkü zaman zaman beklenmedik hatalarla karşılaşıyoruz. Bu nedenle hâlâ bir editörün ya da muhabirin yerini tutabileceğini düşünmüyorum” ifadelerini kulandı. Görgülü, teknolojinin insan kontrolüyle ilerlemesi gerektiğinin altını çizdi.

23.jpg

“GAZETECİLERİN BİLİNÇLENMESİ ÖNEM TAŞIYOR”

Son günlerde yapay zekâ ile üretilen sokak röportajlarının sosyal medyada yaygınlaştığına işaret eden Görgülü, “Görüntüler gerçek mi, yapay mı; şu an bunu teknik olarak ayırt edebiliyoruz. 6 ay veya bir yıl sonra bu ayrım gözle yapılamayacak hale gelebilir” dedi. Gelişmelere karşı teyit mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Görgülü, gazetecilerin bu konuda öncülük yapmasının önemine şu sözlerle vurgu yaptı:

“Devlet kurumlarının da dahil olduğu geniş kapsamlı çalıştaylarla yasal ve teknik düzenlemeler ele alınmalı. Çünkü biz gazeteciler kamuoyunu doğru bilgilendirmekle yükümlüyüz ve manipülatif içeriklerin aracı olmak istemeyiz. Kısa ve orta vadede yapay zekânın gazetecilerin işini elinden alacak düzeyde olmadığını söyleyebilirim. Ancak meslek örgütlerinin bu552 alanda yatırım yapmasının ve gazetecilerin bilinçlenmesi kritik önem taşıyor.”

24.jpg

YAPAY ZEKÂ GAZETECİLİĞİN ÖZNESİ HALİNE GELDİ"

Yapay zekânın gazeteciliği sadece destekleyen bir unsur olmaktan çıkıp doğrudan öznesi hâline geldiğini söyleyen SBA TekMedya Kurucu Takım Lideri Burcu Akkaya, medya dünyasının bu dönüşüme direnmek yerine uyum sağlaması gerektiğini belirtti. Yapay zekâ çağında gazeteciliğin değişen misyonuna dikkat çeken Akkaya, “Gazetecilik artık sadece bilgi aktarma mesleği olmaktan çıktı; teknolojiyle gerçeği inşa eden ve misyona dönüşen bir alan haline geldi. Yapay zeka, enerji veya teknolojik teorilerin konusu olmaktan çıkarak doğrudan gazeteciliğin öznesi oldu. Artık sadece iyi yazmak yeterli değil; iyi veri okuryazarlığı yapmak gerekiyor” şeklinde konuştu. Yapay zekâ sistemlerinin her ne kadar teknik araçlar olarak görülse de aslında geliştiricilerinin bakış açısını yansıtabileceğini vurgulayan Akkaya, “Algoritmalar tarafsız değildir çünkü onları insanlar geliştiriyor. Bu nedenle gazetecilerin, ortaya çıkan içeriği sorgulama ve değerlendirme becerisine sahip olması gerekir” dedi.

25.jpg

KODLAMA VE VERİ OKURYAZARLIĞI ŞART

Yapay zekânın yeterince tanınmaması ve kodlama bilgisi eksikliğinin teknolojiden korkulmasının altında yatan sebep olduğuna dikkat çeken Akkaya, “Yapay zekanın dünyayı ele geçireceğine inanmıyorum. Onun nasıl çalıştığını anladığınızda bu ihtimalin gerçekçi olmadığını görürsünüz” dedi. İletişim fakültelerinde temel düzeyde kodlama ve veri analizi eğitimlerinin verilmesinin şart olduğunu söyleyen Akkaya, “Türkiye’de medya çalışanlarının bu becerilere sahip olması gerekiyor. Veri analizinin yapılabilmesi için bu bilgiler artık lüks değil, zorunluluk” diye konuştu. Medya kurumlarının bu dönüşüme ayak uydurması gerektiğini vurgulayan Akkaya, “Yapay zekâya direnen değil, onu anlayan ve kamu yararına kullanan bir medya yapısı inşa etmek zorundayız. Aksi hâlde hem meslek hem de toplum zarar görür” diyerek sözlerini tamamladı.

27.jpg

“YAPAY ZEKÂ, HABERE RUH KATAMAZ”

Gazetecilik mesleğinde yapay zekânın artı ve eksilerine dikkat çeken Sonsöz Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü M. Umut Karakülah, teknolojik gelişmelerin sektöre etkilerini değerlendirdi. Geleneksel gazetecilikten gelen deneyimiyle, mesleğin dönüşümünü yakından izlediğini dile getiren Karakülah, yapay zekânın haberciliğe sağlayabileceği katkıların yanı sıra sınırlı yönlerine de vurgu yaptı. “Mesleğe başladığım yıllarda yapay zekâ ve internet yoktu. Yazılar daktilo ile yazılır, bilgisayarlar ise yeni yeni kullanılmaya başlanmıştı” diyen Karakülah, gazeteciliğin klasik döneminden dijital çağa uzanan evrimini birebir yaşadığını belirtti. Günümüzde yapay zekânın makale ve haber yazımı gibi alanlarda yoğun bir şekilde kullanılmasına rağmen, hâlâ haberin özünün insanda olduğuna inandığına vurgu yapan Karakülah, “Yapay zekâ çok kısa sürede haber yazabilir, kaynaklar açısından büyük kolaylık sağlar. Ancak habere ruh katamaz. Çünkü siz habere gidiyorsunuz, olayları yerinde gözlemliyorsunuz. Haberin özü sizsiniz” dedi.

“YAPAY ZEKÂDAN ÖNDE OLMAMIZ GEREKİYOR”

Günümüzde yazılı basının önemini hala koruduğuna inandığını söyleyen Karakülah, gazeteyi fiziksel olarak elimize almanın verdiği hissiyatın kaybolmaması gerektiğini dile getirdi. Karakülah, dijital medyanın hızla ilerlediğini ve çok daha fazla kişiye ulaşma imkânı sağladığını da kabul etti. Mesleğin geleceğine dair endişelerini de paylaşan Karakülah, “Yapılan bir araştırmaya göre gazeteciliğin, önümüzdeki 20 yıl içinde risk altındaki meslekler arasında yer aldığını belirtiliyor. Araştırmada birinci sırada kasiyerler, ikinci sırada kamyon şoförleri, üçüncü sırada ise gazeteciler yer alıyor. Bu durumun mesleği daha dirençli ve yenilikçi hale getirme gerekliliğini ortaya koyuyor” diye konuştu. Yapay zekâdan bir adım önde olmamız gerektiğinin altını çizen Karakülah, şunları kaydetti:

“Habere insani dokunuşu katmak, duyguyu ve gözlemi aktarmak hâlâ biz gazetecilerin görevi. Geleneksel gazetecilik anlayışını dijital sistemle entegre ederek yolumuza devam etmeliyiz. Bu, mesleğimizi yaşatmanın en sağlıklı yoludur.”

Kaynak:Rüveyda Aslıipek

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.