Asgari ücret hayatın gerisinde kaldı: TEÇ-SEN tepki gösterdi
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 2026 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere yaptığı üçüncü toplantı 23 Aralık’ta sona erdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2026 yılı asgari ücretinin yüzde 27 artışla net 28 bin 75 lira olarak belirlendiğini açıkladı. Açıklanan rakama tepki gösteren TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel, Ulus’a açıklamalarda bulundu. Demirel, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasındaki ücret farkının giderek büyüdüğünü belirtti. KKTC’de asgari ücretin 61 bin lira, en düşük memur maaşının ise 68 bin 500 lira olduğunu söyleyen Demirel, Türkiye’de asgari ücretin 28 bin 75 lira, en düşük memur maaşının ise yaklaşık 47 bin lira seviyesinde kaldığına dikkat çekti. Türkiye’de yaşam maliyetlerinin maaşları aştığını vurgulayan Demirel, “Vatandaş nefes alıyor ama yaşamıyor” dedi. Demirel, iktidara çağrıda bulunarak, “Hayatta kalmak değil, insanca yaşamak herkesin hakkıdır” diye konuştu.

TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel: İktidara çağrımız nettir: Vatandaşın emeğine, alın terine, çocuklarının geleceğine sahip çıkın.
ÜCRET UÇURUMU DERİNLEŞİYOR
Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki ücret ve maaşlar arasındaki farkın her geçen gün daha da açıldığını ifade eden TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel, ortaya çıkan tablonun Türkiye’de çalışanlar açısından endişe verici boyutlara ulaştığını belirtti. KKTC’de asgari ücretin 61 bin lira olarak açıklandığını hatırlatan Demirel, Türkiye’de ise asgari ücretin 28 bin 75 lirada kaldığına dikkat çekti. En düşük memur maaşının KKTC’de 68 bin 500 lira seviyesinde olduğunu kaydeden Demirel, Türkiye’de ise aynı maaşın yaklaşık 47 bin lira olduğunu vurguladı.
“MAAŞLAR TEMEL İHTİYAÇLARI KARŞILAMIYOR”
Türkiye’de artan yaşam maliyetlerine işaret eden Demirel, ortalama bir ev kirasının 25 bin liraya olduğunu, aylık gıda harcamasının 35 bin lirayı bulduğunu, mutat fatura giderlerinin ise en az 10 bin liraya yaklaştığını söyledi. Üç çocuklu bir ailenin sadece eğitim için aylık en az 9 bin lira harcamak zorunda olduğunun altını çizen Demirel, “Üniversitede okuyan bir genç için ise konaklama hariç aylık yaşam maliyeti 15 bin liradır” dedi. Yoksulluk sınırının 30 bin lirayı, açlık sınırının ise 97 bin lirayı aştığını dile getiren Demirel, bu rakamların milyonlarca çalışanın yalnızca hayatta kalma mücadelesi verdiğini açıkça ortaya koyduğunu söyledi. “Vatandaş nefes alıyor ama yaşamıyor; çalışıyor ama karşılığını alamıyor” diyen Demirel, bu tablo karşısında asgari ücretlinin ve memurun maaşının hızla eridiğini ifade etti. Türkiye’de asgari ücretlinin maaşının, bırakın insanca yaşamayı, ev kirası ve temel gıda harcamasını bile karşılamadığını kaydeden Demirel, “Memur maaşı ise, faturalar, eğitim ve sağlık giderleriyle birlikte hızla eriyor. Üç çocuklu bir aile, sadece eğitim masrafı için maaşının dörtte birini ayırmak zorunda. Üniversiteye giden bir genç eğitimini düşünemiyor, ayakta duramıyor” diye konuştu.

“HAYATTA KALMAK DEĞİL, İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ”
KKTC’deki maaşların Türkiye’nin neredeyse iki katını aştığını vurgulayan Demirel, Türkiye’de ise her geçen gün daha fazla insanın açlık ve yoksulluk sınırının altına itildiğini belirtti. Türkiye’de milyonlarca çalışanın, çocuklarının geleceğinden, kendi yaşamından, onurlu bir hayat sürme hakkından vazgeçmek zorunda bırakıldığını kaydeden Demirel, şunları aktardı, “Fatura ödemek için borçlanan, kirada yaşamak için krediye başvuran, gıda almak için taksit yapan bir toplum olduk. Hayatta kalmak, artık bir başarı sayılıyor. Bu ekonomik tabloda; ‘Vatandaşımızı enflasyona ezdirmedik’ diyenler, her sabah markete, pazara, eczaneye giden milyonların sessiz çığlığını duymuyor. KKTC’deki ücretlerle karşılaştırınca, Türkiye’deki çalışanlar adeta cezalandırılıyor. Türkiye’de çalışanların hak ettiği insanca yaşamı sağlamadan, refahı artırmadan, sosyal adaleti tesis etmeden ülkenin itibarı olmaz, olamaz. İktidara çağrımız nettir: Vatandaşın emeğine, alın terine, çocuklarının geleceğine sahip çıkın. Hayatta kalmak değil, insanca yaşamak herkesin hakkıdır” ifadelerini kullandı.
Kaynak:Rüveyda Aslıipek
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.