Bana göre, ülkemizin en büyük sorunlarından birisi de israf diye düşünüyorum. Özellikle ekmek israfının gün geçtikçe artıyor oluşu, söylediğimiz bolluk ve bereketi yansıtıyor ise ülkece vay halimize…

Apartmanların duvarlarının üzerinde, çöp kutularına yakın olan konumlarda ve en önemlisi park ve bahçe gibi lokasyonlarda bile poşet, poşet ekmek görmekten gerçekten çok içerledim.

Küflenmiş, bayatlamış, yarıda bırakılmış veya fazlaca alınarak değeri bilinememiş ekmeklerimizin çöplere gidiyor oluşu gerçekten canımı acıtıyor.

Bir kaynaktan aldığım bilgilere göre; 2025 yılı içerisinde her gün yaklaşık 12 milyon adet ekmeğin çöpe atıldığı yazılmış. Bu veriye göre baktığımızda; bu oranın ekmek sayısına göre kıyası ise 4 milyar 380 milyon adet olarak karşımıza çıkıyor.

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) tarafından 2024 yılında açıklanan verilere göre; güzel ülkemiz Türkiye’de gıda israfı ortalama 23 milyon ton seviyelerine çıkmış durumda. Bu da kişi başına yılda 102 kilogram gıda israfı demek oluyor.

2012 yılında gündeme gelen verilere baktığımızda ise; bu oran günde 1.486 ton ekmek israfı olarak karşımıza çıkıyor. Bu veri ise yıllık olarak ortalama 541 bin ton olarak kayıtlara geçmişti.

Şimdi bu 2012 yılının verisi ile bugünün israfı arasında dağlar kadar fark olduğunu görebiliriz. Buna artan nüfusunda bağlı olduğunu eklersek, yıllar geçtikte israfın daha da artacağını söylemek mümkün olacaktır.

Ekmek israf edilmemeli…

Her bir ekmeğin israf edilmesinde; işçinin, zamanın, suyun, tarlanın, buğdayın, insanın ve en önemlisi bir canlının israf edilmesine katkı sağlamış oluyoruz.

Hepimizin evinde tost makinesi var. Hepimizin evinde tavası, tenceresi, fırını veya ekmek kızartma makinesi var. Bayatlayan ekmeklerden neden bu kadar kolay vazgeçebiliyoruz. Veya taze ekmek sevdamız neden bu kadar arşa yükseliyor da, bayat ekmeğe tahammül edemiyoruz.

Bir yumurta kırıp, ekmek kızartmak çok mu zor geliyor?

Bir tost yapıp, tüketmek çok mu zor geliyor?

Köfte tariflerinde bağıra, bağıra dile gelen panko ve ekmek kırıntıları marketlerde boy gösterirken, bayat ekmeklerimizi köfte tariflerimizde kullanmak bu kadar mı zor geliyor?

Ben bunu bitiremiyorum diye masadan kalkarken, neden o masaya çok acıktım nidaları ile oturuyoruz. Bunu hiç düşünüyor muyuz?

Ülkemiz su kaynakları açısından kuraklık ile mücadele ederken; bir ekili arpanın ve buğdayın hiç mi kıymeti yok gözümüzde. Lütfen ekmek israfına karşı duyarlı olalım. Gerekirse satın aldığımız ekmeğin sayısını azaltıp, bayatlayan ekmek sayımızı azaltalım.

Bugünün bir dikili buğdayı ve bir arpası, bugünün bir damla suyu ve bereketi; yarınların hazinesi olacaktır. Lütfen israfı önleyelim ve israf edilen her ne var ise, önlenmesi kapsamında gerçekçi kararlar alarak hayatımıza devam edelim.