Cumhuriyet’in bize bıraktığı en değerli miraslardan biri, kadınların ayağa kalkma cesareti. Bu ülkenin kadınları, bir asır önce karanlıktan aydınlığa çıkan o büyük yürüyüşün en ön saflarında yer aldı. Onlar, yalnızca bir devrimin tanıkları değil; o devrimin kalbinde atan yüreklerdi. Çünkü Cumhuriyet, kadına “var olma hakkı” verdi; sadece evde değil, hayatın her alanında!

Bir zamanlar “Sen yapamazsın” denilen kadınlar, o sözü tarihin tozlu raflarına gömdüler. Köy öğretmeni oldular, hemşire, mühendis, pilot, yazar oldular. Onlar, Anadolu’nun dört bir yanında, başında örtüsüyle, elinde kalemiyle, yüreğinde inancıyla Cumhuriyet’in simgesi oldular. İsimleri belki anılmadı ama her biri birer “sessiz kahraman” olarak bu ülkenin temelini attı.

Bugün bizler o mirasın devamıyız. O cesaret, genlerimize işlemiş bir miras gibi içimizde yaşıyor. Bazen bir genç kızın üniversiteye gitme hayalinde, bazen bir kadının iş yerinde gösterdiği dirayette, bazen de bir annenin çocuğuna “korkma” diye fısıldayan sesinde… Cumhuriyet kadınının gücü, tam da burada saklı: Yıkılmamakta, vazgeçmemekte, yeniden başlamakta.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, “Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üstünde göklere yükselmeye layıksın,” dediğinde, aslında sadece bir çağrıda bulunmadı aynı zamanda bir vizyon çizdi. O vizyon, her geçen yıl biraz daha büyüyor. Bugün kadınlar, siyasetten bilime, sanattan spora kadar her alanda var olmanın gururunu taşıyor.

Ama hâlâ mücadele bitmiş değil. Kadınların sesi kısılmaya, emeği görünmez kılınmaya çalışıldıkça, Cumhuriyet’in kadınları yeniden hatırlatıyor: “Biz buradayız, susmayacağız!” Çünkü biliyoruz ki, Cumhuriyet ancak kadınlarıyla tamdır.

Bu yüzden, o cesaret mirasını yaşatmak bizim görevimiz. Genç kızlara örnek olmak, umutsuz kalmış kadınlara el uzatmak, her adımda “Ben de yapabilirim!” diyebilmek… İşte asıl Cumhuriyet budur.

Cumhuriyet’in 102. yılında biz kadınlar yeniden hatırlıyoruz: Cesaret, bize armağan edilen bir miras değil, yaşama biçimimizdir. Biz, bu mirası onurla taşıyor, her gün biraz daha güçlenerek yeniden yazıyoruz tarihimizin kadın sayfalarını.

Sağlıcakla kalın…