Merhaba sevgili okurlarım. Bugün yüce Allah tarafından bize verilen hayatımızın ne kadar büyük nimet olduğunu ve sağlığımıza dikkat edersek ne kadar huzurlu ve mutlu yaşayabilirizden kısa örnekler vermek isterim.

Ben şuna inanıyorum, paran olmasa da sağlığın yerindeyse bir şekilde hayatını idame ettirir ve parayı kazanırsın fakat elden giden sağlığını para harcasan da kolay kolay bir daha geri kazanamıyorsun.

Sağlığımız; her şeyin başında gelmektedir. Dua ederken ne deriz? Allah’ım sağlığımızı koru. Daha sonrada ailemi- ze bereket ve bolluk ihsan et. Bu dua herkes tarafından benimsenmiş olan bir duadır.

Günümüzde sosyal medyanın yaygınlaşması ile neredeyse dua etmeyi unutan insan bunun ne kadar büyük bir nimet olduğunu geç anlıyor. Dua edin, bol bol şükür edin hiçbir şey kaybetmezsiniz.

Sağlıklı olabilmenin en önemli unsurları bağımlılık yapan sigara, içki, uyuşturucu gibi maddeleri hayatımıza sokmamaktır. Bunları hayatımızdan çıkardığımız zaman gerçekten huzur ve mutluluğu yakalamak elde değil.

Bunları yaptığımız sürede kolay hastalanmayız. Tabi ki bunların yanı sıra hayatımıza sokacağamız yiyeceklerde önemli. Hastalanmamak içinde mutlaka hayatımızı sorgulamamız gerekiyor bunu da unutmayalı.

Hayatta en büyük sıkıntılardan birisi de stres. Saydığımız maddelere ilave olarak stres hayatımızı adeta kabusa çevirebiliyor. Günlük yaşantımızdaki yaşadığımız olumsuzlukların stres olarak bize geri dönmesini lütfen hafife almayın derim.

Hayatımızı zindana çeviren stres zaten çağın hastalığında şu anda ilk sırada. Eskiden bluğ çağından itibaren insanlar strese girerdi. Ama şimdi 6-7 yaşındaki çocuklarda dahi stres yoğun yaşanır hale geldi.

Bunun ana sebebi anne karnından itibaren başlamakta. Yukarıda saydığımız 3 olayında yaşanması çocuğu doğumdan sonra bebekliğinden itibaren etkilemekte ve stresli bir insan haline gelmektedir.

Günlük yaşantımızda eğer. 1. stresten uzaklaşabiliyor yaşamımızı dingin hale getirmeyi başarıyor isek birçok gücü elimizde tutuyor oluruz.

İkinci olarak buna hazır gıdaları hayatımızdan çıkarabiliyorsak ve mevsiminde yiyecekleri yiyebiliyorsak o zaman hayata çok sağlıklı devam etmiş olacağız.

Üçüncü olarak bunun yanı sıra eğer bağımlılık yapan her şeyden uzaksak kolay kolay artık hiç hastalanmayız. Ama her şeye rağmen yine de en az her gün 30 dakika yürüyebiliyorsak işte o zaman gerçekten çok şanslıyız.

Ne olursa olsun hayat yaşamaya değer. Kötülükleri bir kenara atarak güzellikleri hayatımızın içine alabilirsek o zaman daha huzurlu oluruz. Gerçi bu devirde bu kadar kolay değil diyeceksiniz size de hak veriyorum. Fakat ne olursa olsun illa bir yerden yakalamak lazım güzellikler ki iç dünyamız güzelleşsin.

Yani demem o ki ne kadar kafaya takarsan tak, ne kadar strese girersin gir sonunda her şey olacağına varıyor aklınızda bulunsun derim… Sevgiyle kalın…