Türkiye A Milli Futbol Takımı, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda çeyrek finale kadar çıkma başarısı gösterdi ancak çeyrek finalde Hollanda’ya elendi. Bir önceki turda attığı golden sonra bozkurt işareti yapan futbolcumuz Merih Demiral sırf bozkurt işareti yaptığı için iki maç ceza almıştı dolayısıyla bu maçta forma giyemedi. Bütün bunlara rağmen Türkiye Milli Takımının çeyrek finale kadar çıkması önemli ve gelecek vaat eden bir başarıdır. Bu turnuva milli takımımızın başarılı olmasının yanı sıra bazı şeyleri de yeniden görmemiz açısından oldukça önemliydi.

Mesela her neyde olursa olsun Türkiye’nin görece dahi olsa başarılı olmasının Avrupa açısından nasıl bir kompleks yarattığı ve nasıl çifte standart uygulandığını bir kez daha görmüş olduk. Daha önce çetnik selamı gibi siyasi simgelere ya da terbiye ve centilmenlik sınırlarını aşan hareketleri küçük cezalarla atlatan bazen ise hiç ceza vermeyen futbol otoriterlerinin mevzu Türkiye olduğunda, Merih Demiral’ın yaptığı bozkurt işaretine nasıl tepki verdiğini bir kez daha görmüş olduk.

“Bütün Kuranları yaksak, bütün camileri yıksak Avrupalının gözünde Osmanlıyız; Osmanlı, yani İslam. Karanlık, tehlikeli, düşman bir yığın! Avrupa, maddeciliğine rağmen Hristiyandır. Sağcısıyla, solcusuyla Hristiyan. Hristiyan için tek düşman biziz. Haçlı ordularını bozgundan bozguna uğratan korkunç ve esrarlı kuvvet.” Cemil Meriç yıllar önce böyle demişti. Bu sözlerin hala geçerliliğini koruduğunu bir kez daha bir futbol turnuvası vesilesiyle hatırlamış olduk. Avrupalıların bu kompleksini normal olarak görebiliriz ancak bu memleketin ekmeğini yiyen, bu topraklarda yaşayan bazı hainlerin Türk düşmanlığında Avrupalılardan geri kalmadığını görmek hayret vericidir.

Merih Demiral bozkurt işareti yaptığı için Milli Takımımızı desteklemeyeceğini ilan edenler, bozkurt işaretinden rahatsız olunmaması gerektiği yönünde doğru ve mantıklı açıklamaları dinlerken kaşlarını gözlerini şekilden şekile sokanlar, terör örgütünün futbol yapılanması niteliğinde olan bir takımı savunmak için daha bir iki yıl önce ellerinden gelen her şeyi yaptılar ve yapmaya da devam ediyorlar.

Avrupalıların neden böyle bir çifte standart uyguladığını anlamak kolay ancak aşağılık kompleksi içinde kıvranan içimizdeki Avrupalıların acziyetini ve düşmanlığını anlamak o kadar da kolay değil…