Denetleyici bizleriz miyiz. Yoksa bizlerin vergisini alan devletin sorumlu kurumları mı?

Denetleyici devlet olacak. Denetlenecek olan halkın iş yerleri.

Halkın kullandığı, yattığı, yediği içtiği, devletinin denetlemesi gerekli olan mekanlar. Halkın vergisiyle kurumlarda oturanlar.

Çarşının pazarın imalatçının, fırının, pastanenin, manavın, kasabın, marketin, lokantanın denetçisi kim.

Tatil için konaklamaya giden mi soracak otel sorumlularına. Ailesiyle dostlarıyla Lokantaya giden mi soracak bu yediklerimiz de sağlığa zarlımı diye.

İnsanlar mağazaya alış veriş yaparken güvenilir mi diye soracak. Konut alırken Mütahite bu bina depreme dayanıklı mı diye.

Araç alırken satıcı bu araç ne durumda diye. Böyle bir soru sorsanız ne duyarsınız. Halkın can mal güvenliğinde kim sorumlu. Hesap sorucu insanlar mı yoksa sorumlu devlet mi?

Bakın kayak merkezinde otel yangınında yetmiş sekiz can yok oldu. Canların hepsi ihmalkarların takipsizliğinden.

Sorumluların ortada olmayışından. Devlet niye var. Can güvenliği, mal güvenliği için…

Can ve mal güvenliği var mı? 2016 yılında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bakın ne diyor, "Devletin birinci görevi halkın can ve mal güvenliğidir. Burada da muhatabımız halkımızdır, sizlersiniz.

Köylüsü, çiftçisi, sanayicisi, genci, yaşlısı, imamı, öğretmeniyle kim varsa, bu toplumda herkes bizim muhatabımızdır. Hükümet olarak biz halkımızın ne dediğine bakarız." dedi

Ortada sorumlu aranırken halk soruyor devlet nerede. Otel yangınında giden canların sorumlusunu arıyoruz.

Diyelim sorumlu bulundu yetmiş sekiz can geri mi gelecek. Önceden tedbir almayacaksın canlar gidince sorumlu arayacaksın

Ateşin özeliği yakmak. Depremin güzelliği toprağa yeniden can vermek. Selin özeliği kapatılan kanaların tekrar nefes almasını sağlamak.

Sen devlet olarak oteli kontrol etmezsen halkı gece uykusunda ateş yakar. Devletin güvencesinde uykuya dalan canlar bir daha uyanmadı.

Bugün yok belediye, yok bakanlık yahu bu nasıl bir devlet ki suçluyu bulup halkın mahkemesin de yargılamıyor.

Suçlularda az vicdan olsa o makamlarda oturmazlar. Yetmiş sekiz canın vebalinden oturup ağlamalılar.

Başka ülkede olsa bakan ve sorumlular vicdan var. Bizde cüzdan ve makam olunca vicdan kararıyor.