
Saliha Yazan
Artık kimse gerçekten dinlemiyor
"Anlatan çok ama gerçekten dinleyen kaç kişi kaldı?"
Konuşan kişi çok. Herkesin bir fikri, bir yorumu, bir cevabı var bu hayatta. Ama gerçekten dinleyen kaç kişi? Sessizce, yargılamadan, lafını bölmeden, sadece anlamaya çalışan bir kulak var mı etrafınızda?
İnsanlar artık cümleleri tamamlamak için değil, kendi sırasını beklemek için susuyor. Biri konuşurken, diğeri zihninde cevabı hazırlıyor. Sanki en çok konuşan en çok haklıymış gibi düşünüyor. Ama aslında, en çok susanlar en çok şeyi anlatıyor bazen.
Bunu en çok da insanın kendi çevresinde, kendi yakınlarında fark etmesi koyuyor.
Bazen bir şey anlatmaya başlıyorum, içimden gelen bir derdi ya da belki küçük bir sevinci… Ama daha cümlemin yarısında konu değişiyor. Hep bir telaş, bir yarış hali. Biri başka bir şey soruyor, diğeri telefona bakıyor.
O an anlıyorum ki, aslında kimse gerçekten dinlemiyor.
Dinlemek, karşındakini tamamen anlamak zorunda olmak değil. Sadece yanında durmak. Göz göze bakmak. “Ben buradayım, seni duyuyorum” diyebilmek. Artık anlıyorum ki, herkes çok meşgul, herkes çok yorgun ve herkes kendi derdinde.
Bazen içten gelen bir “Nasılsın?” bile yetiyor insana. Cevabı gerçekten merak edilen bir “Nasılsın?” Ama nasılsın sorusu bile otomatikleşti artık. Sorduğumuzun cevabını beklemeden devam ediyoruz; çünkü çoğu zaman cevabını duymaya tahammülümüz yok.
Belki de bu yüzden insanlar içlerine kapanıyor. Anlatmak değil, susmak kolay geliyor çünkü anlatınca karşılık görmüyorsan, anlatmak daha da yorucu oluyor.
Ama yine de umutsuzluğa kapılmıyorum.
Gerçekten dinlemeyi seçen bir kişi bile, bir başkasının içindeki kırıklığı onarabilir diye düşünüyorum. Bazen bir bakış, bir sessizlik bile yeter bence.
Dinlemeyi unuttuysak, yeniden öğrenebiliriz sonuçta. Çünkü anlaşılmak bir ihtiyaçsa, dinlemek de bir seçim.
Karşımızda konuşanları gerçekten kulak vererek dinleyelim. Sessizce, içtenlikle, sadece anlayabilmek için... Kim bilir, Belki de yarım kalan konuşmasının sonunda tüm hayatımızı etkileyecek bir cümle gizli?
Sağlıcakla kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.