ABD’nin Marshall yardımları–2

Marshal Planı ve GSM Kredileri başlıklı yazımdan sonra bazı okuyuculardan aldığım sorular üzerine konuyu biraz daha açıklama ihtiyacı doğdu.

Marshal Planı’na nasıl dahil olduk?

Öncelikle şunu bilmek gerekir. Türkiye soğuk savaş döneminde Sovyet etkisini dengelemek için ABD’den destek istemişti.

II. Dünya Savaşına katılmadığı ve yıkıma uğramadığı için Türkiye ilk etapta Marshall Planına dahil edilmemiştir. Ancak bürokratik çabalar sonucunda ve bazı şartları kabul etmek koşuluyla plana dahil edilmiştir.

İlerleyen yıllarda Türkiye-ABD ilişkileri stratejik, askeri ve mali konularda derinleşmiştir. Türkiye ABD’den askeri malzemeler, uçak, tank ve silah sistemleri almış, düzenli olarak ortak askeri tatbikatlar yapılmış ve subaylarımız ABD’de askeri eğitim almıştır.

Türkiye Batı ittifakı içinde yeralabilmek için 1950 yılında Kore’ye 5000 asker göndermiş ve 728 şehit vermiştir. Bunun sonunda da 1952 yılında NATO’ya tam üyelik sağlanmıştır.

Ayrıca ABD’ye 1954 yılında İncirlik Hava Üssünün kullanım hakkını vermiştir. ABD Körfez savaşı ve Irak savaşı sırasında İncirlik Üssü’nü aktif olarak kullanmış halen de kullanmaya devam etmektedir.

Gıda yardımlarının amacı neydi?

ABD’nin Marshal planıyla gıda yardımı yapmasının birkaç amacı vardı.

Birincisi, savaş sonrası Avrupada yeterince tarımsal üretim yapılamadığından ciddi bir beslenme sorunu vardı. Buğday ve süttozu halk sağlığını iyileştirmek için Marshal yardımlarının bir parçası olarak verildi.

İkincisi, ABD II. Dünya savaşından sonra, tarımda büyük bir üretim fazlasına sahipti. Bu fazlalığı eritmesi gerekyordu. Yani kendi tarım sektörünü destekleyerek ekonomik canlanmasını sağladı.

Üçüncüsü, ABD yardım ettiği ülkeleri kendi ürünlerine bağımlı hale getirerek ekonomik ve ticari bağları güçlendirdi. Bu yardımlar uzun vadede ABD’nin ticari çıkarlarına hizmet etti.

Son olarak, bu yardımlar Soğuk Savaş döneminde yardım alan ülkelerde “iyi niyet” göstergesi olarak sunuldu ve Sovyetlere karşı bu ülkelerde Amerikan etkisini artırdı. Böylece ABD küresel liderliğini güçlendirdi ve Batı ülkelerini kendi politik ekseninde tutmayı başardı.

Türkiye’nin gıdaya ihtiyacı var mıydı?

Türkiye II. Dünya savaşına girmemesine rağmen savaşın etkisini tüm ağırlığıyla yaşamıştı. Hatta yetişkin nüfusun büyük bir bölümü askere alındığından buğday üretimi % 50 azalmış ve ekmek karneyle dağıtılır hale gelmişti.

Plan kapsamında Türkiye ABD’den ilk etapta 200 bin ton buğday ve 3.800 ton süt tozu almış, köy okullarda dağıtmıştı. Ancak taze süt içmeye çok da alışkın olmayınca süt tozundan süt yapılıp çocuklara içirilmesi toplumda garip karşılandı.

Günümüzde de Okul Sütü programı kapsamında okullarda dağıtılan süt, gerek tüketim alışkanlıkları, gerekse bazı çocuklardaki allerjik etkisi nedeniyle yer yer tepkilere yol açmaktadır. Bu nedenle beslenme programlarındaki süt içme zorunluluğu kaldırılmıştır.

Marshall Planı kapsamında gıda maddesi alınmasının tarımsal üretime etkisine gelince buna istatistiklere bakarak cevap bulunabilir.

Türkiye’nin tarımsal üretimi Marshall Planı ile başlayan makineleşme, tarım arazilerinin genişlemesi, kimyasal gübre ve zirai ilaç kullanımının artışına bağlı olarak 1960-70’li yıllarda artmaya devam etmiştir.

SONUÇ

Marshall Planının stratejik, askeri ve mali etkileri yazımızın konusu değildir. Genel itibari ile bakıldığında Plan sayesinde Batı ittifakı içinde yer alınmış, Sovyet tehdidi savuşturulmuş, askeri ve mali yardım alınmış, devamında da NATO’ya üye olunmuştur. Karşılığında nelerden vazgeçildiği bizim uzmanlık alanımız dışında ayrı bir araştırma ve yazı konusudur.

Ancak Marshal Planına tarımsal açıdan baktığımızda Türkiye tarımı için olumsuz etkilerinden bahsetmek mümkün değildir. Hatta tarımda mekanizasyon ve modernizasyon sürecinin başlamasına katkı sağladığı söylenebilir.

Günümüzde karşılıklı tarımsal ticaretin başabaş noktaya gelmesi ümit vericidir. İncelenmesi gereken konu ise ABD’nin GSM Kredilerinin Türk tarımına tarıma etkileridir.

B.Bülbül, Marshall Planı ve Türkiye’de Uygulanışı 1948-1957, Y.Lisans Tezi, Dicle Üniveritesi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Yücer Arşivi