Geçmişte “Çözüm Süreci” denen ucube dönemde rol almış bazı isimler bir süredir bizi “bir şeylere” hazırlamaya çalışıyorlar. Uzun süredir siyasi konulara bulaşmayan ve kendini sadece futbol trollüğüne vermiş olan Rasim Ozan Kütahyalı başta olmak üzere “Çözüm Süreci”nin baş aktörlerinin piyasaya yeniden çıkmasıyla konuşulmaya başlanan bazı konuların siyasi arenada karşılık bulması ve adeta bazı konularda toplumun tepkisinin ölçülmeye çalışılması yeni bir Çözüm Süreci’nin yolda olduğuna dair büyük bir endişeye yol açtı.

Unutulmaya yüz tutmuş eski aktörlerin, televizyonlardaki tartışma programlarında yeniden gün yüzüne çıkması ve sanki başarısız bir sürecin ardından Güneydoğu’da bazı şehirlerde teröristler hendekler kazıp Türk milletinin evlatlarını şehit etmemiş gibi pervasızca barış, kardeşlik masalları okuması en hafif tabirle utanmazlıktır.

Bu tür kullanışlı aparatların marifetiyle gündeme sokulan yeni bir çözülme sürecinin olgunlaşması için bazı şeyler de bilinçli olarak gündeme getirilmeye çalışılıyor. Geçtiğimiz günlerde Erzurum’da şehit aileleriyle yapılan bir programda bir şehit yakınının çözüm olursa teröristbaşı ve bebek katili öcalan’a evinde kahvaltı vereceğini söylediği iddia edildi. Doğruluğu ve kimin ne için hangi bağlamda böyle bir cümle kurduğu muallak ancak böyle bir rivayeti yayanlarla bu kullanışlı aparatları televizyonlara çıkartanların aynı kişiler olduğu ve aynı amaca matuf çalışmalar yürüttüğü muhakkak.

Türk milletine yeni bir Çözüm Süreci faciası yaşatmaya da teröristbaşını kaldığı yerden çıkarmaya da kimsenin gücü yetmez. Ne Türk milletinin kanıyla suladığı topraklara göz diken namussuzları affetmek ne de bu namussuzlara çanak tutan siyasi uzantılara müsamaha göstermek hiçbir siyasinin yahut sözde kanaat önderinin uhdesinde olan bir iş değildir. Terörle her türlü müzakere ortamına sebep olanlar sandıkta da sokakta da gerekli karşılığı mutlaka bulacaktır.