Akıl Ve Çıplaklık

Geçen gün sosyal medyada şöyle bir mesaj paylaştım.

“İnsanların sokak kıyafetleri itibariyle "giyim ile akıl arasında pozitif korelasyon" (birlikte artan ya da azalan bir bağlantı) vardır.

Akıl ne kadar çok olursa tesettür o kadar çok olur. Çıplaklık ne kadar çok olursa akıl o kadar az olur.

Sokaklarda, meydanlarda, metro gibi toplu taşıma araçlarında genç yaştaki kızlarla karşılaşıyoruz. Aşırı ölçüde çıplak giyinmiş. Zaten tipine bakıyorum. Akıl az. Bir nevi deli yani. Bırakın onu uyarmayı, yanından hızlıca uzaklaşıyorum. Delinin ne yapacağı belli olmaz.”

Yazımızın hemen bu noktasında şunu belirteyim.

Bu paylaşımı yapmamızın sebebi şu: “Özellikle bu sene, özelikle çocuk yaştan biraz daha büyük genç kızlar, yani cahiller, sokaklarda, meydanlarda, halkın toplu bulunduğu, metrolarda, belediye otobüslerinde aşırı ölçüde ve dikkat çekici, adeta teşhirci bir vaziyetteki kıyafetler ile dolaşıyorlar. Göbeği, sırtı, bacakları tamamıyla açık kızların sokaklarda, meydanlarda dolaşmasına alıştık da, ancak, daha ilerisine de rastlandı ve sosyal medyaya da yansıdı, bir cahil genç kız adeta mayo gibi bir kıyafet ile, ancak plajda giyilecek bir kıyafet ile halkın günlük kullandığı sokaklarda görüldü.

Bir de şunu hassaten belirtmeliyim. Bazıları diyor ki, “ya onların kıyafetlerinin aşırı ölçüde açık olması niye dikkatinizi çekiyor. Görmeyin gitsin.” Bu söz yanlış söz. Absürt ve abartılı her kıyafet nasıl dikkat çekici ise, mesela yaz ortasında, çok çok sıcak bir günde kalın palto, atkı ve kafada kulağı, gözleri kapatan bir bere giymiş bir kişi nasıl dikkat çekerse baldır bacak dolaşanlar da dikkat çeker. Tabi dikkat çekmesi o çıplaklığa ilgi duyulduğu manasına gelmez. Bilakis ben aşırı çıplaklığı tiksindirici buluyorum.

Neyse bunları bir kenara bırakalım. Tekrar asıl noktaya yani “akıl ve çıplaklık” arasındaki korelasyon konusuna gelelim.

Çıplaklık ve sokaklarda vücut teşhirciliği (bunu ister erkekler, ister kadınlar yapsın, farketmez, tüm beden teşhirciliği) aklın kullanılmamasından ileri gelir.

Aşırı şekilde çıplak ve fıtrata aykırı giyinenlerden (kadın ya da erkek) uzak dururum.

Son yıllarda bu aşırılıklara çok rastlanır oldu. İşte bunun üzerine, yazımızın en başında da belirttiğim sosyal medya paylaşımında bulundum.

O paylaşımda, bu tür kıyafetler içindekileri uyarmak bile tehlikeli, çünkü onlar “deli gibi” ifadesini kullandım. Bunu bilerek kullandım.

Şimdi, sokaklarda çıplaklığa yakın kıyafetler ile dolaşan genç kızlara neden “bir nevi deli” ibaresinde geçen ifadeyi kullandım. Bunu üç maddede açıklayayım.

1-“Gençlik delilikten bir şubedir.” (Hadis-i Şerif) Yani bu hususta bir hadisi şerif var. Sokaklarda çıplaklığa yakın kıyafetler ile dolaşanların kahir ekseriyeti gençlerdir. Bu hadisi dikkate aldığımızda gençlerimizin içinde bulunduğu hallerin ne kadar tehlikeli olduğunu anlarız. Eğer, mazallah, bir genç aileden hiçbir dini ve İslami bir terbiye almamışsa, bomboş olarak ilim ve irfansız bırakılmışsa o genç toplum için tehlike teşkil eder.

2-Gençlik yıllarımda yaptığım ve olgunluk yaşı dediğimiz kırkından sonra düşündükçe o yaptığım yanlışlara “ben deliymişim be, o işleri nasıl yaptım ben” diyerek hayıflandığım onlarca yanlışım var. Yani Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed aleyhisselatu vesselamın “gençlik delilikten bir şubedir” Hadis-i Şerif’i hakikatin ta kendisidir. Bunu kırk yaşından sonra daha çok idrak ediyor insan.

3-Gençlik bilgisizlik, gençlik çılgınlık ve gençlik acemilik yıllarıdır.

Evet bu üç noktadan bakıldığında “çıplak vaziyete yakın kıyafetle sokaklarda, meydanlarda gördüğüm gençlerin yanından hızla uzaklaşıyorum, çünkü onlar bir nevi deli gibidir” şeklindeki sözümü lütfen yukarıdaki 3 maddelik görüşüm ışığında değerlendirin.

Ancak buna rağmen, çıplaklık içindeki gençlere sosyal medya üzerinden “deli” benzetmesi yapmadan rahatsızlık duyanlar oldu.

"Çıplaklık ve akıl" arasında bağlantı kurararak yaptığım bir sosyal medya paylaşımı için bir hanımefendi "eskiden kadınları başörtülü ve başörtüsüz diye ayırıyorlardı şimdilerde tesettürlü ve çıplak diye ayırmaya başladılar. Kadınlar gelişiyor. Akıl pahalı organ boşa harcamamak lazım. Siz şair ruhlu bir insansınız kendi tercihi ettiği bir kıyafetle sokaklarda dolaşanlara deli benzetmesi hoş olmamış” diye yorum yazmış.

Ben o kişiye şöyle karşılık verdim:

"Kıymetli Hanımefendi zaten ben de akıla dikkat çektim. "Çıplaklık akılsızlık" dedim. Bizim örf, anane ve normal insana dair tüm kıyafetlere saygımız var. Ancak toplum içinde, metroda, otobüste, sokaklarda, meydanlarda plaj kıyafetiyle, mayo ile dolaşanlara da, yani saygı sınırının dışına çıkanlara da saygı duymamızı lütfen beklemeyin bizlerden. Sizin aklınız böyle bir kıyafet ile sokakta gezmeye müsaade eder mi? Etmez elbette. O kıyafetle sokaklarda ve meydanlarda asla gezemezsiniz. Çünkü akl-ı selim bir insansınız. Çok fazla tartışmaya gerek yok. Konuya akl-ı selim noktasından bakalım."

O hanımefendiye cevabım böyledir. Esasında “çıplaklığı akıl noksanlığı” olarak mütalaa etmeme itiraz eden herkese cevabım böyledir.

Kimse normal olmayan insanların toplumdaki çıplaklıklarını normal görmeye başlamasın.

Zaten tüm eski toplumlarda Peygamberlerin ve akl-ı selim alimlerin mücadele ettiği de buydu.

Peygamberler ve akl-ı selim alimler toplumlarına şöyle seslenmişlerdir hep: "Bu yaptığınız davranış, normal değil, vazgeçin bundan."

Toplumlarının cevabı şöyle olmuştur: "İşimize karışma. Yoksa seni bu toplumdan süreriz."

Ve her daim haklı çıkanlar Peygamberler ve akl-ı selim alimler olmuştur. Çünkü aşırıya giden, azgınlaşan her toplumu bir felaket mahvetmiştir.

Bizim çıplaklık karşısında duruşumuz ve cevabımız budur.

Kesinlikle akıl ile çıplaklık arasında ilgi vardır.

Allah edepli olmayı ve tesettürü insanlara emreder, şeytan hayasızlığı ve ahlaksızlığı nefislere telkin eder.

Şeytan en çok da gençleri ağına düşürür. Çünkü onlar çılgınlık yapmaya ve acemice davranmaya daha müsait durumdadır. Çünkü onlar akıllarına değil daha çok nefislerine tabi oluyorlar.

Sözü uzatmaya gerek yok. Üstadımız Mehmet Akif Ersoy gibi seslenerek satırlarıma son veriyorum.

Kim demiş Avrupa insanı medeni?

Ne edep var ne haya çırılçıplak bedeni!

Eğer medeniyet açıp saçmaksa bedeni;

Desenize hayvanlar bizden daha medeni!

Evet bu manzum sesleniş, birçok şeyi açıklıyor. Allah (cc) bizleri akıldan uzaklaştırmasın ve haya sahibi eylesin. Amin

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Sandal Arşivi