Mourinho az hata yapınca

Şampiyonlar Ligi 3 üncü ön elemesinin ikinci maçında Fenerbahçe kendi sahasında Hollanda’nın Feyenord takımını sürklase ederek eleyip Play-Off’da Portekiz’in Benfica takımına rakip oldu: 5-2

Aslında Teknik Direktör Jose Mourinho yine taktik hatası ve kadro tercihindeki soru işaretleri ile başladı maça. Fakat bu sefer sahaya sürdüğü futbolcuları iyi motive etmiş ve bazı yanlışlardan da döndüğü için birkaç doğrusu ile turu geçmeyi başardı sarı lacivertli takım. Fakat bu kadro ve bu oyun anlayışı bir sonraki rakibi Benfica gibi bir takımı eleyip Şampiyonlar Ligi gruplarına kalmasına yeterli olmayabilir.

Hocayı yine eleştirirken şu önemli hatayı ve maç şansını da eklemeden geçmemeliyiz. Oyun 3-1’e geldikten ve o dakikaya (60. dakika) kadar iyi oynayan kadrodan John Duran’ın sakatlanıp çıkması ve yerine hiç hazır olmayan, sezon başı kampına katılamamış, fizik kondisyonu yetersiz ve sakatlıktan yeni çıkmış, doğru dürüst antrenman dahi yapmamış Anderson Talisca’yı oyuna almak tam bir intihardı. Nitekim Talisca oyuna girdikten sonra uzunca bir süre rakip takım Feyenord tek kale oynadı. 3-4 gol pozisyonunu cömertçe harcadı, 1-2 pozisyonu kaleci İrfan Can Eğribayat şans eseri kurtardı da o bölümü gol yemeden geçti F.Bahçe kalesi. Daha dişli ve güçlü bir takım bu fırsatı affetmezdi.

Bu bölümde şansı da yaver gitti Mourinho’nun. Devamında bir kontra ataktan Yusuf En Nesyri’nin golü geldi durum 4-1 oldu da tur kapısı aralandı. Sonrasında rakip takım yine çok üstün oynadı ve 2. golü buldu. Yine oyun tam kaosa girecekken, o hazır değil ve oyuna girmemeli dediğimiz Anderson Talisca gayreti ile tecrübesini birleştirip 5. golü attı ve Feyenord’un tamamen direncini kırdı. 3-1’den veya 4-2’den sonra rakip bir gol daha atsa idi (şanssızlık ve tecrübesizlikten atamadı) vay Mourinho’nun haline idi ki ne vay.

5 golden sonra tur gitse Mourinho da herhalde giderdi ülkesine. Çünkü John Duran’ın yerine girecek oyuncu kesinlikle ve kesinlikle Talisca değildi, ya Oğuz Aydın, ya İrfan Can Kahveci, ya da İsmail Yüksek veya en azından Bartuğ Elmas olmalıydı. Nedeni çok açık değil mi, zaten zayıf olan ve oyun ilerledikçe düşen orta sahanın canlanması ve güçlenmesi için diri, güçlü ve koşan bir oyuncuya ihtiyaç vardı. Talisca tecrübe, teknik, sakinlik ve bitiricilik açısından tamamdı ama bu maç için orta saha boşluğunu dolduracak isim değildi. Burada bu değişiklik yanlıştı ama Allahtan Mourinho’nun şansı yaver gitti de rakip bu hataya ceza kesemedi.

Maça Fenerbahçe 3-5-2 sistemi ile başladı. Aslında tur için bu sistem doğruydu, çünkü şu anki kadro yapısı ile Fenerbahçe tek forvet oynayamaz. Youssef En-Nesyri tek oynadığı zaman hiçbir varlık gösteremiyor, ileride tek başına bir şey yapamıyor. Ona top atılamıyor, sürekli geriye gelip top almaya çalışıyor ve aldığı topları götüremiyor, kaybediyor ve aktaracağı bir arkadaşını bulamıyor ileride. Çift forvet olunca (John Duran örneğinde olduğu gibi cuk diye oturdu) yüksek topları ikinci forvete indirebiliyor veya verkaçlarla atak başlatabiliyor.

Ayrıca En-Nesyri geçen yıla göre bir hayli kilo vermiş ve fizik gücünü yüzde yüz artırmış, Salı akşamı çok koştu çok mücadele etti ve hemen hemen hepsinde başarılı oldu. Bana göre maçın yıldızı Archie Brown ile En Nesyri’ydi.

Archie Brown’a ayrı bir parantez açalım. Sessiz sedasız geldi Fenerbahçe’ye, Kostiç’in boşluğunu doldurur mu acaba derken gün geçtikçe hem takıma alıştı hem de çok faydalı bir transfer olacağını gösterdi. Gösterişsiz, sakin ve hiç etliye sütlüye karışmadan futbol oynuyor, sadece işine bakıyor, öyle sağa sola el kol hareketi, bağırış çağırış yok. İtiraz yok, tam profesyonel bir futbolcu, götürdüğü topları da yerden iyi kesiyor ve gollük paslar veriyor. Artısı kendisi de gol için girişimlerde bulunuyor bu ayrı bir güç kazandırıyor futboluna.

Nelson Semedo da aynı Brown gibi faydalı bir transfer, aynı özellikleri onda da görüyorum, sağ ve sol kanat biraz daha derlenip toparlandı her ikisi de gelince. Oğuz ve İrfan Can Kahveci de iyi futbolcular ama sanki Brown ve Semedo daha bir oturdu kanatlara.

John Duran ise En Nesyri’ye tam bir ilaç oldu. Ne kadar kaliteli bir forvet olduğunu attığı ikinci golde gösterdi. Neysri’nin indirdiği topu iyi takip edip, çok çabuk davranıp solu ile düzelttiği topu anında sağ ayağı ile ittirip kaleye göndermesi tam golcü hareketleri. Bu golde bir an Brezilya’lı Ronaldo’yu anımsattı bana (Hani 2002 Dünya kupasında bize ayağının ucu ile dürterek attığı gol gibi).

Bir parantez de Sofyan Amrabat’a açalım. Gerilere kadar gelip iki stoperin arasından top alıp çıkmaya çalışması kadar saçma bir taktiği aylardır kabul edemiyordum. İlk maçta da öyle yapmış, bir kez ileri çıkınca golü bulmuştu. Salı akşamı oynanan maçta Allahtan öyle oynamadı, Amrabat’ın oynayacağı oyun gibi olmalı. Bu tarz biraz riskli tabi (kart görme oranı çok artıyor böyle oynayınca) ama ancak böyle oynarsa faydalı olacak. Geriye Salı akşamı bir kez geldi ve adamını kaçırdı, rakip kalecimiz ile baş başa kaldı ama İrfan Can ayağı ile golü önledi. Amrabat’ın oyun tarzı İsmail Yüksek gibi olmalı, önde oynamalı ve ilk toplara basmalı, fakat bunu yaparken dikkatli olmalı, faul yapmamalı, kart görmemeli. Bu şekilde oynarsa çok başarılı olur. Salı akşamki oyunun büyük bir bölümünde bunu yaptı ve iyi oynadı. O zaman Fred de ne yapması gerekiyorsa yapabiliyor ve Fred’e hareket alanı açılıyor ve Fred özgürleşiyor ve yeteneklerini sergileyebiliyor.

Salı akşamı beni şaşırtan ise sadece defans bloğunda Milan Skiniar oldu. Geldiğinden beri en kötü maçlarından birini oynadı. Çok ağır kalıyor, uzun boyuna rağmen kısa boylu Feyenord’lu futbolculara bir çok kafa topunu aldırdı. Allah’tan yanında oynayan Mert Müldür ve Jayden Osterwolde iyi oynadılar ve bir çok açığını kapattılar. Kaptanlık bandı Skiniar’a yaramadı herhalde. Biraz da havalara girmiş olabilir. Salı akşamı bir tek onu beğenmedim. Diğer futbolcuların hepsi iyi mücadele ettiler ve iyi oynadılar. En-Nesyri, Duran, Brown, Semedo, Mert Müldür, Fred, Amrabat, Syzmanski ve kaleci İrfan Can Eğribayat (ilk golü hatalı yemesine rağmen) iyi oynadılar ve turu takımımıza kazandırdılar.

Fakat şimdi iş daha ciddi. Rakip Benfica, Feyenord’dan bir iki gömlek daha iyi bir takım. Fenerbahçe bir iki iyi transferle takviye olursa gruplar için şansı var. Eğer eksikleri kapatamaz ve hoca Jose Mourinho da yine saçma sapan yanlışlar yaparsa yol UEFA Avrupa ligine döner. Bizden söylemesi, iş şimdi daha ciddi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömer Aydos Arşivi