İlle de çay

Türk milleti olarak severiz muhabbeti, hoş sohbeti, bir arada olmayı. Orta Asya’dan beri ateş etrafında kımız ve kopuzla başlayan muhabbetler, Osmanlı İmparatorluğu döneminde imparatorluk bünyesinde barınan milletlerin kültürüyle şekillenmiş.

Osmanlı’da Çin’den gelen çayı ilk tadan kişinin Hoca Ahmet Yesevi olduğu bilinmekte. II. Abdülhamit Çin’den getirttiği çay fidelerini Bursa’ya diktirse de coğrafi uyumsuzluk nedeniyle başarılı olunamamış maalesef. Zihni Derin isminde mesleğinde başarılı bir ziraat mühendisimiz, memuru İbrahim Bey’i Batum’a göndererek bastonun içine yaptırdığı özel bölmeye gizleyerek getirttiği çay yapraklarını diker Rize’ye. O gün bu gündür dünyanın sayılı çay yetiştiricisi ve tüketicisiyiz ülke olarak.

Minimum beş, maksimum yirmi bardak çay tüketiyoruz gün içinde. Kahvaltı kültürümüz medeniyetler ötesi. Meşhur kahvaltılarımızın meşhur eşlikçisi tavşan kanı çayımız. “Müsaitseniz geliyoruz” cümlesini duyduğumuz anda koyuyoruz çayı ocağa. Çeşit çeşit lezzetler keşfediyoruz çayımıza eşlik etsin diye. Üşümüşsek en büyük tesellimiz evde çay demleyip içmek. Hele bir de en bunaldığımız anlarda gelen “çayı koydum gel” cümlesi… Paha biçilemez. “Bir çay içsinler, kaynaşırlar” cümlesiyle başlamıştır kaç sevda kim bilir?

Peki ya, Aşık Veysel’in dile getirdiği söylenen fakat anonim olan, “Benim sana verebileceğim çok bir şey yok aslında. Çay var içersen, ben var seversen, yol var gidersen.” sözlerindeki gerçekliğe ne demeli?

Her ne kadar damak zevkimize göre şekerli, şekersiz, demli, açık, kıtlama, harmanlanmış ya da limonlu içsek de çayı, insanlar arasındaki sınıflandırmayı ortadan kaldıran unsurdur çay. Kimisinin VIP uçak yolculuğuna eşlik eder, kimisinin 3-5 zeytin tanesine.

Maksat muhabbet, bir olmak, birlik olmak sonuçta. Çay ise işin lezzeti ve bahanesi. Bir çay demleyin akşama, toplayın etrafınıza sevdiklerinizi. Muhabbetinizin en koyusuna eşlik etsin tavşan kanı çayınız. En çokta şükredin çay içeceklerim var etrafımda hâlâ diye.

Sofranızda bolluğun, bereketin, evinizde huzurun, neşenin eksik olmadığı nice akşamlara ulaşmanız temennisiyle…

Sağlıcakla kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Saliha Yazan Arşivi