
Abdulkerim SOLAK
LGS'den tam puan almak suç mu?
Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında 544 okuldan 719 öğrencinin tüm soruyu doğru yanıtlayıp 500 tam puan alması ülke gündeminde yoğun etki oluşturdu.
Konu ile ilgili açıklama yapan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ise sınav sürecinin şeffaf olduğunu vurguladı. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise LGS konusunda yapılan eleştirilere “mesnetsiz ve hayal ürünü” ifadelerini kullandı ve tartışmaları bu şekilde değerlendirdi.
Yıllara göre LGS’den tam puan alan öğrenci sıralaması ise şu şekildedir;
* 2018: 18 öğrenci
* 2019: 565 öğrenci
* 2020: 181 öğrenci
* 2021: 97 öğrenci
* 2022: 193 öğrenci
* 2023: 562 öğrenci
* 2024: 352 öğrenci
* 2025: 719 öğrenci
Bu verilere baktığımızda, yıllar içerisinde LGS’den tam puan alınması kapsamında inişli ve çıkışlı bir süreç görebiliyoruz. Ancak geçtiğimiz yıl 352 öğrencinin LGS’den tam puan almış iken bu yıl ise 719 öğrencinin tam puan alması tartışmalara konu oldu.
Geçtiğimiz yıla kıyasla daha başaralı bir öğrenci sıralaması gördüğümüz LGS süreci, neden bu kadar tartışıldı anlamak güç.
LGS’den tam puan almak suç mu?
Aslında değil. Ülkemiz başarıya aç bir ülke. Genel olarak veliler ve öğretmenlerden “öğrencilerin daha başarılı olmaları gerekiyor” tarzında açıklamalar duymak mümkün. Ama konu LGS olduğunda bu cümlenin yerine pek çok açıklama yapıldı.
Bunun nedeni ise; örnek soruların LGS’de çıktığı iddia edilmesi, kopya tartışmalarının alevlenmesi, güvenlik zafiyeti iddiaları ve soru kitapçıklarının beklenenden daha erken bir sürede açıklanmış olması gibi pek çok iddia LGS’nin başarı sürecini gölgeledi.
Tüm bu yaşananlar içerisinde; bir çocuğunuz olduğunu ve LGS’ye hazırlandığını ve güzel bir sınav ile gününü tamamladığını düşünün.
Çocuğunuz LGS’den tam puan almış olsun ve tüm bu tartışmaların yanında, dilediği liseyi tercih etme sürecine de girmiş olsun.
Ama yaşanan tartışmalara, hem Milli Eğitim Bakanlığı, hem veliler, hem sendikalar ve hem de siyasi partiler girmiş olsun. Bu çocuğun geleceğe yönelik beklentisi ne olur? Elbette “hiç”
Ama bu durum böyle olmamalıydı. Çünkü, çocuklarımız başarıları olmak durumunda. Kendilerini geliştirmek, kariyer hedeflerine bağlanmak ve diledikleri meslek ile diledikleri hayatları yaşamak hepsinin hayali.
Ama tüm bu hayallere gölge düşürmek adına, kıymetli evlatlarımızın başarılarına göz dikilmemelidir.
LGS sürecinde yaşanan iddialar ile ilgili her ne gerçek var ise elbet ortaya çıkar. Ancak bu konu evlatlarımızın LGS tercih sürecine girdiği, kıymetli bir zaman diliminde tartışılmaya devam edilmemelidir.
LGS süreci zaten iyi yönetilmiş ise; Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda gereken açıklamaları da yapmaya devam edecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.