Evde Eğitim Hizmetleri Kılavuzu yayınlandı…

“Eğitim her çocuğun hakkıdır.” Bu cümle, yalnızca bir anayasal ilke değil; aynı zamanda sosyal devletin vicdanı, toplumun insani olgunluğunun da göstergesidir. Ancak her çocuk aynı imkânlarla, aynı sağlıkla, aynı çevresel destekle büyüyemeyebilir. Eğitim hakkına erişimde fiziki koşullar bir engel oluşturduğunda, devletin şefkatli eli devreye girmeli; işte tam da bu noktada “Evde Eğitim Hizmetleri” umut kapılarını aralamaktadır.

Sağlık problemi nedeniyle okula devam edemeyen çocuklara yönelik yürürlüğe konulan bu hizmet modeli, Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından güncellenerek 2025 yılı itibariyle bir kılavuzla tüm detaylarıyla tanımlanmış durumda. Kılavuz; planlama, uygulama, görev dağılımı ve değerlendirme süreçlerini titizlikle ele alarak saha uygulayıcılarına yol göstermektedir.

Evde Eğitim Nedir? Kimler Faydalanabilir?

Evde eğitim hizmeti; özel eğitim ihtiyacı olan, sağlık kurulu raporuyla belgelenmiş şekilde en az 12 hafta süreyle okula devam edemeyecek öğrenciler için sunulan bir uygulamadır. Bu hizmetten yalnızca fiziksel engeli ya da sağlık problemi olan çocuklar değil, uzun süreli hastalık tedavisi gören veya kronik rahatsızlığı nedeniyle okul ortamına girmesi riskli bulunan öğrenciler de yararlanabilir.

Bu model, öğrencinin öğrenmeden kopmaması için yalnızca akademik değil; aynı zamanda psikolojik, sosyal ve gelişimsel destek de sunmayı hedefler.

Nereye Başvuru Yapılmalı? Hangi Belgeler Gerekli?

Evde eğitim hizmetinden faydalanmak isteyen ailelerin başvuru adımları oldukça açık:

1. Başvuru Yeri:

Öğrencinin kayıtlı olduğu okul müdürlüğü veya

Bulunduğu ilçedeki Rehberlik ve Araştırma Merkezi (RAM)

2. Gerekli Belgeler:

Velinin yazılı dilekçesi

Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporu

Eğitsel Değerlendirme İstek Formu

Koruyucu aile belgesi (varsa)

Kurum yazısı (kurumsal bakım altındaki bireyler için)

Kurumsal Görev Dağılımı: Kim, Ne Yapacak?

Evde eğitim; bireysel çabayla değil, koordineli bir ekip çalışmasıyla yürütülmesi gereken bir hizmettir.

RAM, eğitsel değerlendirme ve yönlendirme raporunu hazırlar.

İl/ilçe özel eğitim hizmetleri kurulu, planlamayı yapar ve öğretmeni görevlendirir.

Okul müdürlüğü, işlemleri yürütür ve e-Okul sistemine kayıt girer.

BEP birimi, bireyselleştirilmiş eğitim programını hazırlar.

Öğretmen, dersi uygular ve raporları iletir.

Veli, süreci destekler, eğitim ortamını hazırlar.

Ev Ortamı Nasıl Olmalı?

Ev ortamı; eğitim için sessiz, hijyenik, aydınlık ve dikkat dağıtıcı unsurlardan arındırılmış olmalıdır. Eğitim materyalleri, öğrenciye göre özelleştirilmiş olmalı; gerekirse uzaktan canlı ders yöntemiyle desteklenmelidir. Öğrenci ile öğretmenin etkileşimini kolaylaştıracak bir alan düzenlemesi, dersin verimliliğini artırır.

*Dersler, Süreler, Değerlendirme Nasıl Yapılır?

İlkokul ve ortaokul öğrencileri haftada en az 10 saat,

Lise öğrencileri ise haftada en az 16 saat eğitim alır.

Derslerin içeriği, öğrencinin durumuna ve ihtiyaçlarına göre BEP birimi tarafından belirlenir. Öğretmen tarafından yapılan değerlendirme sonuçları okul idaresine bildirilir. Notlar, e-Okul sistemine işlenir.

Pedagojik Faydaları Nelerdir?

Evde eğitim sadece bir “ders verme” süreci değildir; bir çocuğun eğitim hakkına sahip çıkma biçimidir. Pedagojik olarak şu katkılar sağlanır:

Öğrencinin öğrenme kayıpları azaltılır,

Akademik düzeyine uygun bireyselleştirilmiş programla öğrenme verimi artar,

Kendine güveni, öz saygısı ve motivasyonu korunur,

Sosyal hayata yeniden entegrasyon süreci daha sağlıklı gelişir.

Özellikle travma sonrası iyileşme sürecinde, öğretmenin desteğiyle kurulan bağ, çocuğun duygusal güvenliğini de pekiştirir.

Aile İçin Etkileri ve Katkıları

Evde eğitim hizmeti, sadece çocuğa değil; aileye de nefes aldıran bir destek sistemidir.

Aile, çocuğunun akademik olarak yalnız olmadığını hisseder,

Sürecin içinde yer alarak eğitim sorumluluğunu paylaşır,

Eğitime dair bilinç ve farkındalık gelişir,

Aile-öğretmen iş birliği modeliyle çocuk merkezli sağlıklı bir eğitim ortamı kurulur.

Kılavuz, ailelerin sürece katılımını sadece önermez; sistemin bir parçası hâline getirir. Böylece eğitim, dört duvar arasında değil; tüm hane halkının katkısıyla sürer.

Fırsat Eşitliğine Atılan Güçlü Bir İmza

Evde eğitim; yalnızca bir hizmet değil, fırsat eşitliğine inanan bir devletin iradesidir. Kapsayıcı ve bütünleştirici eğitimi esas alan Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde, dezavantajlı çocukların eğitimle bağını koparmamak için gösterilen bu çaba, toplumsal adaletin de teminatıdır.

Son Söz: Eğitim, Her Çocuğun Evinin Eşiğinde Başlar

Eğitim, dört duvar arasında değil; bir çocuğun kalbinde, bir ailenin umutla bakan gözlerinde başlar. O ışık bir evde yanıyorsa, sadece bilgi değil; iyileşme, gelişme ve gelecek de o evin içindedir.

Evde eğitim, bir çocuğun yalnız olmadığını hissettiren en güçlü cümledir:

"Sana ulaşıyoruz çünkü sen değerlisin”

Saygılarımla…