Gazze’de çoluk çocuk demeden binlerce insanı katleden Netenyahu yaptığı katliamı ABD Kongresinde anlattı ve defalarca ayakta alkışlandı. İnsanlığın tükendiği bu tarihi utançtan sonra İsrail bu sefer de gözünü Lübnan’a dikti ve hava saldırıları başlattı.
İsrail, Gazze’de tam bir katliam yaptı. Çoluk çocuk demeden binlerce insan öldürüldü, cami ve kilise gibi ibadethanelere hatta hastanelere dahi saldırılar düzenledi. Bütün bunlara sessiz kalan Batı, utanmak bir yana İsrail’e olan desteğini dahi azaltmadı.
Evrensel hukuk kuralları, insan hakları gibi uluslararası ortak değerlerden en çok bahseden ülkeler, bu katliamı izledi hatta izlemekle de yetinmedi suç ortaklığı yaptı.
Sözde Ermeni soykırımı üzerinden masallar anlatanlar, Türküye Cumhuriyeti’nin terörle mücadelesini insan hakları kılıfının arkasına saklanarak baltalamak isteyenler ve Gazze’deki katliama sessiz kalanlar; bunların hepsi aynı kişiler, aynı gruplar, aynı ülkelerdir.
Avustralya’da develerin itlaf edilmemesi için ortalığı ayağa kaldıranlar, küresel ısınmayla kutup ayılarının yaşam alanlarının azalmasını kendine dert edinenler, pandaların neslinin tükenmemesi için insanüstü çaba sarf edenler; bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşen soykırıma seslerini dahi çıkarmadılar. Dünyaya insanlık satan Batı, ölenler Müslüman olunca üç maymunu oynamaktan öteye gidemedi.
Batı’nın şımarık çocuğu İsrail, göz göre göre bütün dünyaya meydan okuyor ve aslında bütün dünyayı bir savaşa sürüklüyor. Uluslararası hukuku, savaş ahlakını ve hatta doğrudan insanlığı ayaklar altına alan İsrail’i destekleyen Batı’ya birkaç soru;
“Yıllarca insan hakları masalları anlatıp durdunuz peki Gazzeliler insan değil mi?”
“Müslüman olmak insan sayılmamak için yeterli bir kusur mu?”
ve en önemli soru:
”Bir Gazzeli çocuğun can vermesi kaç kutup ayısının ölmesine bedel?”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.