Abdulkerim SOLAK
Instagram'dan Çıkarılacak Ders
Geçtiğimiz günlerde yaklaşık 1 hafta kapalı kalan sosyal medya platformu Instagram, adeta ülke gündemimizin büyük bir parçası oldu.
Küçük esnafından, fenomenlere, şirketlerden, tüzel kişilere, kamu kurumlarından, spor kulüplerine kısaca herkesi etkisi altına aldı.
Instagram’ın 1 hafta kapalı kalması pek çok kişiye göre; “detoks” olarak nitelendirilmiş olsa bile pek çok kişinin geçim kaynağı “sosyal medya” olması nedeniyle “acaba ben işsiz mi” kaldım düşüncesini de beraberinde getirdi.
Elbette detoks sürecini ve işsiz kalma düşüncesini “Instagram kalıcı olarak kapatıldı” açıklaması duyduğumuz zaman daha iyi anlayacaktık ama orası ayrı bir mesele.
Instagram’ın 1 hafta kapalı kalması aslında vazgeçemediğimiz, vazgeçmek istemediğimiz veya hayat normları nedeniyle mecbur kaldığımız tüm süreci derinden etkiledi.
Özellikle sosyal medya olmadan yaşayamam diyenlerin de derinden etkilendiği bu süreçte, aslında biz sosyal medya olmadan da yapabiliyormuşuz düşüncelerinin zihnimizde yer almasında büyük rol oynadı.
Instagram her ne kadar kapatılmış olsa bile, eski adıyla Twitter ve yeni adıyla X gibi çeşitli sosyal medya platformlarına bir taşınma süreci veya bırakılan yerden devam pozları oluştu.
Instagram’dan çıkarılacak ders boyutu oldukça büyük. Özellikle gündelik yaşamının her anını paylaşan insanların “ne oldum değil, ne olacağım” düşüncesine sahip kalması da gerekiyor.
Yenilen yemeklerden, gidilen yerlere, bunu mu alsam, bunu mu bıraksam gibi “fenomen” takipçilerine kadar “göze hitap eden veya etmeyen” pek çok paylaşımın aslında hiç var olmadığı bir dünya düzeni aslında gerçek olabilir.
Bu süreçte şunu daha iyi anlamış olabiliriz. Sosyal medya, aslında olmayan ama olmuş gibi görünen tüm karanlıklardan daha karanlık. Çünkü hiç ölmeyecekmiş gibi güle eğlene sosyal medya da tükettiğimiz zamanın aslında bir çırpıda silinip, yok olabileceğini de bu süreçte görmüş olduk.
Bundan ders alır mıyız? Hiç emin değilim. Instagram yok iken ne yapıyorduk diye soranlar da bu düşüncelere sahip. Özellikle “gerçekten biz ne yapıyorduk” veya hayatımızı nasıl yaşıyor muşuz gibi düşünceleri akla getirmek erdemlik istiyor.
Çünkü kimse “Instagram yok iken ne yapıyorduk” sorusuna cevap veremiyor. Öyle bir Dünya sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle, unutuldu ve anı defterimizden yok oldu.
Bu söylediklerim sadece Instagram için değil, tüm sosyal medya platformları için geçerlidir aslında. En azından ben öyle düşünüyorum. Sosyal medya bugün var yarın yok anlayışına sadık kalır isek, ülke olarak daha kaliteli bir hayat yaşayabileceğimizi düşünüyorum. Bu yaşam stili sadece özelimizde değil, toplumsal olaylarda da etkili olacaktır.
Matematik bizim ne işimize yarayacak diyen öğrencilerin, aslında hayatının matematik üzerine kurulu olması gibi bir Dünya düşünecek olursak, sosyal medya olmadan da yaşayabilir ve 1 hafta yaşadık ölmedik diyebiliriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.