Sevgili Ankara Ulus Gazetesi okurları. Biliyorsunuz dört takımımız hafta içinde Avrupa kupalarında boy gösterip eğrisiyle, doğrusuyla ve de “mükemmel ötesi futbolu” ile ülkemizi temsil ettiler.

Bizim futbolumuz İsveç’in, Norveç’in ikinci sınıf ve sıradan takımları karşısında bu kadar aciz durumlara düşmemeli. Hadi İspanyolları anlarım adamlar yıllardır planlı ve istikrarlı bir futbol oynuyor yenilebilirsiniz. Ama sıradan takımlar karşısında tel tel dökülmemiz kabul edilebilir bir durum değil.

Malmö ve Bodo-Glimt bu iki takımın Avrupa’da ne başarısı var ne de gözlü görülür bir futbol oynuyorlar. Adamlar sadece disiplini ve yardımlaşmayı elden bırakmıyor. Doksan dakika mücadele edip başarılı sonuçlar alıyorlar.

Biz ne yapıyoruz Türkiye’de oynadığımız maçlarda ancak birbirimizi yemekten başka bir şey yapmıyoruz. Ne futbol oynuyoruz ne de mücadele ediyoruz. Varsa yoksa hakem, varsa yoksa sen kavga ve didişme. Hal böyle olunca sıradan takımlara yenilmemiz de kaçınılmaz oluyor.

Önce Çarşamba akşamı Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi'nin 6. haftasında İspanya'nın köklü kulüplerinden Athletic Bilbao’yu konuk etti. Düzenli ve sistemli bir futbol oynayan, dünya çapında yıldızı olmayan ama kusursuz yardımlaşma ile futbol böyle oynanır diyen Bilbao’ya 2-0 kaybetti.

Bana sonuç normal geliyor. Neden derseniz, karşınızdada altyapıdan çıkardığı oyuncularını vitrine çıkaran ve yıldız oyuncusu olmadan da takım olunabileceğini gösteren bir takım olunca yenilmeniz kaçınılmaz oluyor. Yani adamlar hem futbol oynuyor hem de galip gelebiliyor bu kadar basit.

Sonra geldik Perşembe akşamına. Galatasaray, Beşiktaş ve RAMS Başakşehir sahne aldı. Başakşehir dışında açıkçası pek parlak sonuçlar alamadık. Bir galibiyet, bir beraberlik ve bir yenilgi ile Avrupa kupalarında haftayı kapattı.

Ligimizin son iki yılının şampiyonu Galatasaray, iki hafta önce futbol sezonu kapanan İsveç temsilcisi Malmö karşısında eksik kadrosu ile fena mücadele etmedi. Hatta galibiyete bir adım kala uzatmada rakibi ile 2-2 berabere kalarak haftayı 1 puanla kapattı.

Avrupa kupalarında yoluna yenilgisiz devam eden san şampiyonumuzun ortaya koyduğu futbol beni gerçekten şaşırtmadı. Çünkü bizim ligimizde çerez niyetine oynanan maçlara bakınca bu sonuç normal geliyor bana.

Avrupa’nın sıradan takımları karşısında tel tel dökülüyoruz bunu bir kez daha gördük. Ligini iki hafta önce bitirmiş artık keyfine futbol oynayan ve galip gelirsek iyi iş çıkarmış oluruz diyen Malmö karşısında Galatasaray’ın oyunu hayal kırıklığıdır benim nazarımda.

Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, 2-2 berabere kaldıkları Malmö maçının ardından yaptığı açıklamada “İyi oynamadıklarını” söyledi. Evet hocam iyi oynamadınız ununu elemiş, eleğini asmış bir takım karşısında farklı kazanmanız gerekirken iyi oynamadık diyerek neyi çözdünüz bilemedim.

Beşiktaş yine bildiğiniz gibi. Avrupa’nın en güçlü takımlarını yenip sıradan takımlara yenilmesi beni nedense şaşırtmıyor. Rakibin Norveç’in sıradan bir takımı Bodo-Glimt. Yani rakibin fizik gücü dışında ne bir yıldızı var ne de bir oyun kurgusu var.

Adamlar sahaya çıkınca bütün ciddiyetiyle oynuyor, doksan dakika mücadeleyi bırakmıyor ve öyle pres yapıyor ki size oynayacak alan kalmıyor. Hal böyle olunca kaybediyorsunuz veya berabere kalıyorsunuz.

Şimdi bakıyorum Bodo-Glimt neresi Beşiktaş neresi. Bir takımın maliyetini toplasan bizim takımın yarısı kadar ancak eder veya etmez. Öyle aman aman bir yıldız oyuncusu da yok ama mücadele olarak seni ikiye katlıyor ve sen çaresiz kalıyorsun. Yani bu oyunu ben kabul etmiyorum.

Neyse gecenin tek güzel haberi RAMS Başekşehir’den geldi.Başakşehir UEFA Konferans Ligi'nin 5. haftasında konuk ettiği Almanya temsilcisi Heidenheim'ı 3-1 yenerek umutlarını bir sonraki haftaya taşıdı.