Büyüklerin bir deyişi var “galiptir bu yolda mağlup” yani görünüşte kaybetmiş görüntüsü veren aslında yararımıza olan ve ileride lehimize döneceğini düşündüren o söz “Filenin Sultanları” için söylenecek en güzel söz olsa gerek.

Avrupa Şampiyonu olduktan sonra tarihimizde ilk kez büyük bir turnuvada şampiyonluk mücadelesi vermek bütün övgüyü hak ediyor. Ben onları yürekten kutluyorum, Türk kadınını en iyi şekilde temsil ederek neler başarabileceklerini dosta ve düşmana gösterdikleri için.

Tayland'ın başkenti Bangkok’ta düzenlenen 2025 FIVB Dünya Şampiyonası finalinde İtalya'ya 3-2 yenilerek dünya ikincisi olan A Milli Kadın Voleybol Takımımız bütün övgüleri hak ediyor.

22 Ağustos-7 Eylül 2025 tarihlerinde Tayland'da düzenlenecek FIVB Kadınlar Dünya Voleybol Şampiyonası'nda mücadele edecek A Milli Kadın Voleybol Takımımızın grup aşamasındaki maç programı açıklandı.

Dünya Şampiyonasında E Grubu'nda yer alan Millilerimiz, grup aşamasında Kanada, Bulgaristan ve İspanya ile oynadığı maçlarda rakiplerine göz açtırmayarak üçte üç yaparak son onaltı takım arasına adını yazdırıp Slovenya ile eşleşti.

Filenin Sultanları, Slovenya karşısında parkeden 3-0 galip ayrılarak çeyrek Amerika Birleşik Devletleri ile eşleşti. Filenin Sultanlarını Amerika’yı 3-1 ile geçerek yarı finale yükseldi. Yarı finalde ilk seti kaybetmesine karşın Japonya karşısında sonraki üç sette büyük üstünlük kurarak adını finale yazdırmasını bildi.

Finaldeki rakibimiz son Olimpiyat şampiyonu İtalya oldu. 34 maçtır yenilgi yüzü görmeyen İtalya karşısında Filenin Sultanları büyük bir mücadele vermesine karşın son sette yaptığı basit hatalarla rakibine 3-2 yenilerek gümüş madalyada kaldı.

Dünya Şampiyonasına katılan 32 takım arasında adını finale yazdırıp şampiyonluk mücadelesi vermesi takdire şayandır. Çünkü birbirinden güçlü takımlar arasından sıyrılıp şampiyon olmak gerçekten büyük bir başarıdır.

İtalya ile oynadığımız maça gelecek olursak gerçekten Milli Takımımıza yazık oldu diyorum. İtalya aldığı setleri bizim hatalarımızla zor bela iki sayı farkla kazanırken Filenin Sultanları aldığı iki sette rakibine bariz üstünlük kurdu ve yanına yaklaştırmadı.

Şampiyonun belli olacağı beşinci sette ben Milli Takımımızın daha iyi bir oyun ortaya koyacağını düşünüyordum fakat hayal kırıklığına uğradığımı da ifade etmek isterim. Kaptanımız Eda Erdem ve Melissa Vargas dışında diğer oyuncularımız skora katkı vermeyince sonuç kaçınılmaz oldu.

Beni en çok yanıltan ve hayal kırıklığına uğratan Ebrar Karakurt oldu. Ebrar’dan bu maçta büyük bir patlama bekliyordum fakat beklentilerin çok altında kaldı. Hal böyle olunca sosyal medyadan büyük tepki topladı.

Ebrar’a yapılan en büyük eleştiri ise “sosyal medyadan millete laf yetiştireceğine neden takıma katkı vermeyip arkadaşlarını yalnız bıraktın” oldu. Aslında haksızda sayılmazlar. Çünkü Ebrar, sosyal medyayı sürekli kullanan ve olur olmaz tartışmalara girip tepki çeken bir oyuncu. Bende aynı görüşteyim sosyal medyaya konsantre olduğu kadar keşke final maçına odaklanıp takımı şampiyonluğa bir adım daha yaklaştırsaydı.

Netice Filenin Sultanları tarihinde ilk kez Dünya Şampiyonasında kürsünün ikinci basamağına çıktı ve bizleri gerçekten gururlandırdı. Yenilseler bile ben onları gönüllerin şampiyonu olarak kabul ediyorum.

Burada devletimizin spora verdiği önemin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gördük. İmkan ve destek sağlandığı takdirde başarının gelmemesi için bir neden yok. Bunu diğer branşlarda da görüyoruz. Geri bir kesim var onları memnun etmek mümkün değil ama onları dikkate almaya bile değmez. Çünkü o kesim bu hükümet ne yaparsa yapsın muhalif olacağı için çokta kaale almamak lazım diye düşünüyorum.

Neticede bir turnuva geride kaldı ve biz oradan Türk kadının fırsat verildiğinde neleri başarabileceğini bir kez daha gördü. Şimdi bunu taçlandırmanın yolu altyapıya verilecek önem ve bu milli takımı sırtlayacak yeni yıldızları yetiştirmemizin zamanıdır. Başarıyı taçlandırmak istiyorsak yeni bir jenerasyonu parkeye sürmenin zamanıdır.