Aleyna Erzurumlu

Aleyna Erzurumlu

Gıda Güvenliği Krizi

Son dönemde, yediklerimizle ilgili duyduğumuz haberler midemizi değil, içimizi burkar hale geldi. Artan gıda zehirlenmesi vakaları, sadece bir sağlık sorunu olmanın ötesine geçerek, gündelik hayatımızın en temel güven alanına, yani sofralarımıza sızmış durumda. Artık bir restoranda yemek yemek ya da eve yemek sipariş etmek, basit bir ihtiyaç giderme eylemi olmaktan çıktı; adeta güçlü bir risk analizi süreci haline geldi.

Bu krizin en net yansımasını, mobil uygulamalar üzerinden binlerce restorana ulaştığımız online yemek siparişi platformlarında görüyoruz. Bir zamanlar "hız", "konfor" ve "çeşitlilik" vaat eden bu platformlar, ne yazık ki son kullanıcının gözünde "güvenilirlik" testini geçmekte zorlanıyor. Tek bir kötü deneyimin hızla yayıldığı sosyal medya dönemindeyken, bir işletmenin hijyen standardındaki en ufak bir aksaklık bile, tüm sektöre olan güveni sarsıyor.

Asıl can acıtıcı olan ise, bu durum karşısında hissettiğimiz çaresizlik. Çalışan, hızlı yaşayan modern insan için, dışarıdan yemek yemek bir lüks değil, sıklıkla bir zorunluluktur. Ancak şimdi, bu zorunluluk beraberinde büyük bir endişeyi getiriyor: Bu yemeği kim/nasıl hazırladı? Malzemeler ne kadar taze? Restoranda gerekli önlemler/güvenlikler sağlandı mı? Teslimat süreci hijyenik miydi?

Devlet denetimlerinin ve yasal düzenlemelerin varlığına rağmen, her yeni zehirlenme vakası, zincirin bir halkasının koptuğunu gösteriyor. Bu noktada, sorumluluk sadece küçük esnafa ya da kuryeye yüklenemez. Tarladan sofraya uzanan tedarik zincirinin her aşamasında; depolamada, hazırlıkta ve sunumda en üst düzey hijyen ve denetim standartları uygulanmalıdır. Aksi takdirde, gıda güvenliği lüks bir arayış olmaya devam edecek.

İnsanlar, bir yemeği sipariş etmeden önce veya marketten ürün almadan önce internette saatlerce yorum okuyor, hijyen puanı arıyor. Bu, basit bir tüketici davranışı değil, kendimizi koruma içgüdüsü durumuna dönüştü. Gıdanın güvenilir olması temel bir insan hakkıdır. Bu kapsamda sert denetimler artırılmalıdır

Tabağımızdaki lezzetin yerini, zehirlenme endişesinin tadı almasın. Herkes el ele vererek, mutfaklarımızı ve sofralarımızı yeniden güvenin simgesi haline getirmeliyiz. Aksi takdirde, bu kriz, sadece sipariş uygulamalarını değil, en temel toplumsal sağlığımızı da derinden etkilemeye devam edecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aleyna Erzurumlu Arşivi