Alçakça kurgulanmış provokatör karikatür

Aklımıza gelen ilk soruyu soralım! Siz suç olduğunu bile bile, halkın inanç ve değerlerine saldırdığınızın farkında ola ola ve bunun karşılığında yargılanacağınız kesinken, her hangi bir suç işler misiniz?

Şayet akıl sağlığınız yerindeyse, birilerinin emir ve talimatlarını yerine getirmiyorsanız, zerre-i miskal kadar akıl ve değer yargılarınız varsa yapmazsınız? Doğru mu?

İşte tam da böyle bir olay yaşandı. Fosseptik çukuruna dönen Leman diye bir derginin yazar-çizer takımı, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) ve Hz. Musa)’ya (a.s) hakaret ve saygısızlıkta sınır tanımadılar.

Şimdi siz, ahlaksızca, namussuzca, alçakça, adice bir suç işliyor ve bunun suç olduğunu bile bile yapıyorsanız, kesinlikle bunu kasıtlı, bilinçli, bile isteye yaptığınızın en açık delilidir.

Yine siz bu hareketinizle, halkı kin ve nefret düşmanlığına körükleyeceğinizi bilerek yapıyorsanız yine niyetiniz, kargaşa çıkarmak, kaos ortamı yaratmak, ülkeyi karıştırmaktır.

Ortada hiçbir şey yokken ülkeyi karıştıracak işler yapıyorsanız, bu bir milli güvenlik meselesidir ve o şekilde değerlendirilip cezalandırılmadır.

Ama emin olun, bu hainlerin, bu alçakların, bu din ve devlet düşmanlarının, yapmış oldukları alçakça saldırıyı, fikir özgürlüğü, medya ve basın özgürlüğü bağlamında değerlendirecekler, kendilerini, kendilerine göre aklamaya çalışacaklardır.

Sadece dini değerlere saldırıdan yargılanırlarsa en fazla bir yıl ceza alacaklar, o da iki yıldan az olduğu için ellerini kollarını sallayarak dışarı çıkacaklardır. Bu asla kabul edilemez.

Belli ki fonlandıkları efendileri tarafından, ülkemizi karıştırmak için emir ve talimat almış olacaklar ki, böyle alçakça, şerefsizce, adice bir saldırıyı gerçekleştirdiler. Bunlar öyle yaratıklar ki, (asla insan değiller) geberdikten sonra, saldırdıkları inancın değer yargılarına sarılır, cenazelerinin camiden kalkmasını beklerler ve maalesef kaldırılır da. Hatta cenaze namazlarının bile utanmadan kılınmasını sağlarlar.

Ve bakın görün bunların yandaşları ciyak ciyak bağırmaya başlayacaklar; “Fikir özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, basın ve medya özgürlüğü yok oldu, demokrasi ayaklar altında” diye. Nasıl ki hırsızlara özgürlük diye bağırıyorlarsa, bunda da düşünce özgürlüğü katlediliyor diyecekler, gösteriler, nümayişler, çığlık çığlığa bas bas bağırmalar, bu soysuzlar dışarı çıkıncaya kadar devam edecektir.

Halkın manevi değerlerine saldırmanın ve ayarları ile oynamanın bir bedeli var. Bu provokasyonun, halkın sinir uçlarına dokunmanın bedelini umarım devlet ödetir. Biz sizin cemaziyülevvelinizi de biliriz. Yani geçmişinizi, halkı nasıl kin ve nefret düşmanlığına körüklediğinizi, nasıl fonlandığınızı, efendilerinizden nasıl talimatlar alarak ülkeyi karıştırmak istediğinizi de çok iyi biliriz.

Elbette herkes görevini biliyordur. Biz sadece burada kısa bir hatırlatmak yapmak istiyoruz.

Hakimlerimizden, savcılarımızdan, hukuk ve adalet dağıtanlarımızdan ricamız; bu olayı sadece dini hassasiyetlere bir saldırı olarak değil, halkın tahrik edilmesi, kaos ve iç karışıklık çıkartılması, vatanın bölünmez bütünlüğünün hedef alınması, bunun bir milli güvenlik meselesi olması, kin ve nefret düşmanlığının körüklenmesi vs. şeklinde değerlendirilmeli, kolay kolay da içeriden çıkmamaları gerekir. Bu hain, ruhlarını satmış yaratıklar, fikir ve düşünce özgürlüğünün şemsiyesi altına sığınacaklardır. Bu oyuna kesinlikle gelinmemelidir.

Avrupa ‘da kendilerinin başına böyle bir olay gelse 4-5 yıl ile yargılanır ve yatarlar. Konu Türkiye olunca, Türkiye de fikir özgürlüğü yok, gazeteciler tutuklanıyor, diyerek baskıyı artırdıkça artıracaklardır. Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını cümle alem bir kez daha görmeli.

Ve en kısa zamanda yüce Meclis, Eylül ayı gibi bu ve benzeri olaylar için cezaların mutlaka caydırıcı hale gelmesi için ceza yasalarını acilen değiştirmelidir. Halkın huzuru, sükûnu ve geleceği için.

Bununla da kalınmamalı fosseptik çukuru haline gelen bu dergi hemen kapatılmalı bir daha asla açılmamalı. Olayın müsebbipleri bir daha hiçbir yerde yazamamalılar, çizememelidirler. Ve son olarak bu derginin kimler tarafından ne kadar fonlandığı açıklanmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmet TAŞ Arşivi