Savaş Tam Tamları Arasında Gönüllere Hitap Eden Ebru Sanatı

Terör devletleri, haydutlar, eşkıyalar aklınıza hangi illegal örgüt gelirse gelsin, hiçbiri İsrail kadar insafsız, vicdansız, gayri insani, gayri ahlaki vasıflara haiz, kana doymayan bir devlet, bir topluluk bir anlayış göremezsiniz.

Anadolu’yu kasıp kavuran haçlı sürüleri bile bu kadar cani, kan emici vampirler olmadılar.

Bu güruhu ve onun arkasındakileri izah edecek, anlatacak kelime bulamıyorum. Hiçbir hakaret, hiçbir aşağılama onları anlatamaz.

Bunun içindir ki Orta Doğu’daki yangını zaten televizyonlardan canlı olarak izliyor, gereken yorumları yapıyorsunuz. Elbette bizler düşüncelerimizi söyler ama asla bir yönlendirme söz konusu olamaz, olmamalıdır da.

Sadece şu kadarını ifade etmek isterim ki, dünyadaki devletlerin askerlerinden oluşan, Birleşmiş Milletler Barış Gücü Askerlerine bile saldırmaktan çekinmeyen, “Ey dünya! Duyun, görün, işitin. Ben bu dünyanın hâkimiyim! Hiçbir güç, hiçbir kudret karşımızda duramaz. Ben istediğim zaman, istediğim yeri yakar- yıkarım. İşgal eder karşı koyanları hatta karşı koymayanları bile katleder, katleder, soykırım yaparım. Sesinizi soluğunuzu çıkartırsanız sıranın sizde olduğunu da unutmayın. Çocuk, kadın, ihtiyar, savunmasız sivillerin hiçbiri umurumuzda değil. Umurumuzda olan tek şey, hepinizi kölemiz yapmak. Biz üstün ırkız. Sizin efendiniziz. Sakın bunu unutmayın” diyen dünyaya kafa tutan Siyonizm ve onun temsilcisi İsrail var.

Ve ABD, İsrail’i korumak için her türlü silahı göndereceğini taahhüt ediyor ve gönderiyor.

Dünyanın diğer iki süper gücü Çin ve Rusya susuyor. Neden, niye, niçine girmeden önceden söylediklerimizi bir kez daha hatırlatalım. Dünya paylaşımında Orta Doğu ABD nin hâkimiyetine verilmiş. Bu kesin. İsrail’i ön karakol olarak kullanarak, sömürgeci, emperyal düşüncesini buralarda İsrail vasıtasıyla gerçekleştiriyor. Kafasını kaldıranın kafasını kopartırım diyerek.

Son yüz yıl içerisinde ilmek ilmek dokunarak hazırladıkları planlarını uygulamaya koydular. Hiçbir ülkenin gelişmesine, güçlenmesine, ayağa kalkmasına izin vermediler. Şu veya bu şekilde.

Bir önceki yazımızda ifade ettiklerimizi tekrarlayacak olursak, Türkiye tarih boyunca geçmişten günümüze, sürekli hedef ülke oldu. Şimdi de öyle. Yıllardır bugünkü gelinen noktayı anlattık, tehlikeyi, defalarca olan olaylarla gösterdik.

Her an yangınının bizi sarması söz konusu olduğu bir dönemde, Kırıkkale’de, İslami Değerler Külliyesi, İç Anadolu Birliği, Türk Dünyası Akademisyenler ve Bürokratlar Birliği, Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanlığının ortaklaşa düzenledikleri, program yapımcılığını Kadın Kolları Genel Başkanı Nur Delice’nin yaptığı, Gül Deste Ebru Sanat Atölyesi Ebru Sanatçısı Nuran Öner Hocamız ve öğrencilerinin tablolarının sergilendiği “Damlalarla Nur Ebru Sanat Sergisi” açıldı.

Gönül dünyamıza hitap eden, her bir insanımıza manevi bir haz yaşatan ebru tabloları, tam bir renk cümbüşü oluşturdu. Yayılan manevi atmosferde, umutlar tazelendi, geleceğe dair oluşan kaygılar giderildi, her bir tablonun verdiği mesaj, hocamız ve öğrencileri tarafından tek tek anlatılarak, hayatın gerçek manası, gergef gergef işlenildi.

İnsanların yüzündeki gerginliğin yerini huzur, kaygının yerini umut, üzüntünün yerini sevinç ve mutluluk aldı.

Her biri birer şaheser olan ebru tablolarının yaydığı manevi havanın insanımız üzerinde bu kadar etkili olabileceğini biz bile öngörmemiştik.

Bir kez daha gördük ki, insanımıza huzur ve güven ortamı sunulduğunda, bütün değer yargılarına sım sıkı sarılıyor. Birbirlerine en güçlü şekilde kenetleniyorlar. Hiçbir şekilde birbirlerini tanımayan insanların o manevi atmosferin etkisi ile sanki kırk yıllık dost gibi oldukları görülmeye değerdi. Galiba bu etkinliğin en büyük başarısı da buydu.

Bu anlamda, ebru sanatına, sanatseverlere kapılarını açan, misafir eden, ağırlayan İslami Değerler Külliyesi Yönetim Kurulu Başkanı değerli dostum Bahattin Akyön hocamız ve ekibine, Nuran Öner Hocamız ve öğrencilerine, STK’larımızın başkanlarına ve yöneticilerine, İl Kültür ve Turizm Müdiremiz Neslihan Aktaş Hanımefendiye en kalbi duygularımızla teşekkür ediyoruz.

Bir hatırlatma; Değerli yerel yöneticiler, politikacılar, siyasetçiler, oda başkanları, il başkanları, ilinizde olan etkinliklere il de olduğunuz müddetçe katılmamanızı ne ile izah ediyorsunuz? Bunu bana anlatabilirsiniz ama halka asla. Halkla iç içe olmanız gerektiği halde sizler neden yoktunuz? Bu halka mesafe koymak değil de nedir? Bütün STK başkan ve yöneticileri Kırıkkale insani ile birlikteyken, sizleri aramızda görememenin üzüntüsünü yaşadığımızın bilinmesini istedik.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmet TAŞ Arşivi