BÜYÜK TAARRUZ-6 (TAKİP HAREKÂTI)

ÖNCESİ…

Yunan kuvvetlerini Anadolu’dan söküp atmak üzere Başkumandan Mustafa Kemâl Paşa’nın komutasında 26 Ağustos 19222 tarihinde Afyon güneyinden başlatılan Büyük Taarruz başarılı bir şekilde gelişmiş, ikinci gün Yunan savunma hatları yarılmış ve Afyon zaptedilmiş üçüncü ve dördüncü günlerde Yunan Afyon grubu Dumlupınar’da kuşatılmış, 30 Ağustos’ta yine Başkumandan’ın komutasında icra edilen Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde Yunan kuvvetleri ezici bir mağlubiyete uğratılmıştı.

BOZGUN HÂLİNDE GERİ ÇEKİLİŞ…

Dumlupınar’da ezici bir yenilgi yaşayan Yunan kuvvetlerinden 1. Yunan Kolordusu Komutanı Tümgeneral Nikolas Trikupis ve Yunan İhtiyat Kolordusu Komutanı Tümgeneral Kimon Diyenis komutasındaki kılıç artıkları Uşak istikametinde bozgun hâlinde geri çekilmeye başlamışlardı.

MUHAREBE ALANINDAK MANZARA…

31 Ağustos Perşembe sabahı Başkumandan, Batı Cephesi Kumandanı ve 1. Ordu Kumandanı ile birlikte Adatepe bölgesine giderek bir gün önce kanlı bir imhâ muharebesine sahne olmuş muharebe alanını gezdi. Muharebe alanındaki manzara şuydu: Binlerce silah, mühimmat, araç – gereç, kâfileler halinde esirler ve çok sayıda yaralı ve ölü…

YERDEKİ YUNAN BAYRAĞI…

“Necip” sıfatı düşmanına dahi insaf ve merhametle muamele edenlere özgü bir asâleti ifade eder. Öyleydi, Türk milleti de Başkumandan’ı da. Başkumandan, muharebe alanında bir Yunan bayrağını yerde görünce onu işaret ederek “Bayrak, bir milletin bağımsızlığının simgesidir. Yerden alınız” dedi. Bunun üzerine Yâver Siirtli Üsteğmen Muzaffer Efendi, Yunan bayrağını yerden alıp bir topun üzerine bıraktı.

CEPHENİN KUZEYİNDEKİ BAŞARILAR…

Aynı gün 3. Kolordu 41. Tümene bağlı Porsuk Müfrezesi de karşısında bulunan kuzeydeki Yunan kuvvetleri de sabah dokuzdan itibaren Eskişehir istikâmetine doğru çekilmeye başladı.

1 Eylül Cuma günü yine 3. Kolorduya bağlı 1. Tümen, Yunanların Seyitgazi’den gelen Bağımsız Tümenine ağır kayıplar verdirerek ilerledi ve bir gün önce kurtarılan Kütahya’ya girdi. Bu sırada Eskişehir’den İnönü istikâmetine doğru çekilen Yunan kuvvetlerinin kaçış yollarını kesmek üzere (farklı sınıftaki birliklerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş) Mürettep Süvari Tümeni de Kütahya’dan hareket etti.

TAKİP HAREKATINI PLANLAMASI…

31 Ağustos sabahı başarıyı genişletmek üzere Yunan kuvvetlerinin takibine çıkılacaktı. Bu emre göre: Yakup Şevki Paşa komutasındaki 2. Ordu, bağlısı 3. Kolordu ile birlikte, Kütahya-İnönü hattında ilerleyerek, General Petros Sumilas komutasındaki 3. Yunan Kolordusunun Eskişehir'den Bursa yönüne çekilmesini önleyecek, 6. Kolordu ise Uşak doğusundaki Murat Dağları'nın kuzeyinden, Hamidiye doğusundan Yunanların peşine düşecekti. Nurettin Paşa emrindeki 1. Ordu, bütün kuvvetiyle Murat Dağlarının güneyinden Uşak tarafına uzanacak, Fahrettin Paşa komutasındaki 5. Süvari Kolordusu da önce sarkacağı Belova gediğinde Kızıltaş Vadisi ile çevredeki dağlara kaçışan, Yunan Birliklerinin önünü kesecek, sonra Alaşehir (Manisa) istikâmetinde harekâtını sürdürecekti.

KAPLANGI DAĞI MUHAREBESİ…

Dumlupınar’dan çekilen General Franko Grubu, Uşak doğusundaki Murat Dağları üzerindeki Hasan Dede Tepesi ile Kaplangı Dağı arasında bir yer tutmuştu. Bu yerin ortasında Kaplangı Dağı bulunduğu için Türk askerî tarihçiliği Dumlupınar Muharebesi sonrasında burada gerçekleşen muharebeye Kaplangı Dağı Muharebesi adını vermiştir.

Dumlupınar’dan bozgun hâlinde çekilen dört alaya yakın Yunan birliği 30 Ağustos akşamı Yunan Kaplangı Dağında toplanmıştı. Trikupis Grubunun, kendisi ile birleşebilmesi için General Franko’nun, Kaplangı mevkiini korumasının hayatî bir önemi vardı. Tutulan mevzî, geri dönüş için elverişli ve Kaplangı Dağı da bu istikâmete hâkimdi. Kaplangı Dağında kayda değer sayıda Yunan kuvveti toplandığı için durum kritikti. 31 Ağustos sabahı 1. Kolordu, bölgedeki taarruzuna devam etmiş, çok kanlı geçen bu muharebede Kaplangı Dağının değişik bölgelerinde tutunmaya çalışan Yunan birliklerinin tamamı söküp atılmış ve geri çekilmeye mecbur edilmişti.

UŞAK İSTİKAMETİNDEKİ TAKİP HAREKÂTI…

Takip harekâtı başarılı bir şekilde sürdürülüyordu.

Yunanların muharebe alanı dışındaki yakıp yıkmaları ile ilgili 1. Kolordu Komutanlığına ilk bilgiler Dumlupınar güneybatısındaki Uşak’a ait bir yerleşim merkezi olan Banaz’dan gelmişti. Yunanların savaş artıkları, önce burada tutunmak için bir hazırlık yapmışlar, sonra da bu kararlarından vazgeçerek daha gerilere çekilmişlerdi. İşte bu çekiliş sırasında Banaz’ı ateşe vermişler, ele geçirdikleri masum insanları öldürmüşlerdi.

Banaz’da karşılaşılan manzara civardaki Gedikler Köyünde de görülecekti

14. Tümen’in öncü birlikleri Banaz’daki yangını söndürmüş, sonra da takip harekâtına devam etmişti.

31 Ağustos günü öğleden sonra yapılan takip harekâtı sırasında pek çok esir ve savaş malzemesi ele geçirilmiş, 1 ve 2. Kolordu birlikleri Murat Dağı eteklerinde Yunanlardan çok sayıda esir, top, silah ve cephâne toplamıştı.

BURSA İSTİKAMETİNDEKİ TAKİP HAREKÂTI…

30 Ağustos sonrasında Bursa istikâmetine doğru geri çekilen 3. Yunan Kolordusuna yönelik imhâ tâkip ve imhâ harekâtını da 2. Orduya bağlı Şükrü Naili (Gökberk) Paşa komutasındaki 3. Kolordu yürütüyordu.

TRİKUPİS GRUBUNUN KILIÇ ARTIKLARI…

Dumlupınar’da imhâ ve esir edilmekten kurtulmuş Trikupis Grubunun arta kalanları Kızıltaş Vadisinden Uşak’a doğru bozgun hâlinde ve etrafındaki yerleşim merkezlerini de yakıp – yıkarak geri çekiliyordu.

Devam edecek…

© 2024. Bu makalenin / yazının içeriğinin telif hakları yazarına ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereği kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz ve dağıtılamaz.

KAYNAK: İrfan Paksoy, Büyük Taarruz Destanı, Alka Yayınevi, Trabzon 2023.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İrfan Paksoy Arşivi